tag:blogger.com,1999:blog-55602281513645571912024-03-05T23:14:12.411+03:00Senden Benden BizdenSenden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.comBlogger189125tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-74718700386750267302023-12-31T00:00:00.008+03:002024-01-01T21:27:14.953+03:00KRONOMETREYi SIFIRLAYIP YENİDEN BAŞLATIYORUZ: 2024<p style="text-align: center;"> </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSzUlXk54JnR3m2Wb6O9naf6IlCgrWsGQ9VpkavxFk3h7oRfJwyQP9kZZ5OdcZ0dcVYxMQG9q8td0PGnZneiinytyxGoPRNjo6TaHmUC5SYBtjIGpJjK2VjSLGck7vvWcQ8Cp0ZkRiV-s6nD35i6Ext1FsTURjBIwpfMihqmSgdA3oUN3PWtjwzr9SRBfk/s347/8C8E9651-C4F4-4868-ABE1-3125B9FE9FE1.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="233" data-original-width="347" height="215" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSzUlXk54JnR3m2Wb6O9naf6IlCgrWsGQ9VpkavxFk3h7oRfJwyQP9kZZ5OdcZ0dcVYxMQG9q8td0PGnZneiinytyxGoPRNjo6TaHmUC5SYBtjIGpJjK2VjSLGck7vvWcQ8Cp0ZkRiV-s6nD35i6Ext1FsTURjBIwpfMihqmSgdA3oUN3PWtjwzr9SRBfk/s320/8C8E9651-C4F4-4868-ABE1-3125B9FE9FE1.jpeg" width="320" /></a></div><br /><p></p><p style="text-align: center;">Ocak ayı genelde değişim ayı oluyor. Sanki sihirli bir değnek değecek ve her şey Aralık ayından farklı olacakmış gibi beklentiler içerisine giriliyor. Oysa burada üzerinde düşünülmesi gereken gerçekleştirilemeyen hedeflerin, yapılamayan değişikliklerin kişinin kişiliği ve içinde bulunduğu yaşam şartlarıyla ne kadar uyumlu olduğudur. Ne derler bilirsiniz “yeni olan bir yıl sizi değiştirmez, hiçbir şeyi değiştirmez. Sizi değiştirecek olan; yeni bir düşünüş biçimi, yeni bir bakış açısı ve yeni bir başlangıçtır.”</p><p style="text-align: center;">2023’ün sonu nihayet geldi. Ne kadar da tuhaf, güzel ve zorlu bir yıldı öyle değil mi?</p><p style="text-align: center;">Önce deprem oldu. Benim birinci derece tanıdığım kimseye bir şey olmadı ama aynı zamanda hepimize bir şeyler oldu. O dönemde kabuslarla uyandım geceleri, kalp atışlarımı deprem sanmışlığım oldu aylarca ki deprem fobisi olmayan bir kişiydim. Yaşadığım ev, kullandığım yol, ailem ve sevdiklerim hepsi bana dert oldu sanki. Ne yaşayacağımı, ne hissedeceğimi bilemedim. Nefes almaktan utandığım günler oldu.</p><p style="text-align: center;">Sonra seçim zamanı geldi. Bu vatan için bir şeyler yapmak istedim. Cumhuriyetimizin 100. Yılı için, 100 sene önce verilen emekleri boşa çıkarmamak için. Burada yaşamaya bir sebep bulabilmek için bir şeyler yapmak istedim. Eğitimlere katıldım, oylarımızı korumak istedim. Sonuçta ne mi oldu? Hüsran! Çok ağladım ve inanılmaz üzüldüm. İki turda da yaşadığım hayal kırıklığını hâlâ iliklerime kadar hissediyorum fakat hiç değilse vicdanım rahat. Ne yapalım ülkemiz için hayırlısı böyleymiş dedim.</p><p style="text-align: center;">Daha sonra da savaş oldu. Savaşta ölen masum insanlara üzüldüm, ağladım, kahroldum.</p><p style="text-align: center;">Yeni yıla bir kaç gün kala da uzun zamandır hasta olup tedavi gören Nalan Teyzemizi (dayımın kızı) kaybettik. Nurlar içinde yatsın.</p><p style="text-align: center;">Öte yandan bir de bebeğimiz geliyor Allah’ın izni ile eltimin (Aslı ve eşi Yiğit’in) bir kızı olacak. Nişanlım amca olacağı ben ise yenge olacağım için çok heyecanlıyız.</p><p style="text-align: center;">Öyle ya da böyle hayat devam ediyor. Kış bitiyor. Bahar da geliyor yaz da geliyor. Yüzüm de gülüyor artık çünkü hayatımın en heyecan dolu anlarına giriş yaptım bu yıl. Ortaokuldan beri tanıştığımız ve yaklaşık üç yıldır hayatımda olan sevgilimle (Fikret’le) ailelerimizi tanıştırma kararı aldık. Sonrası söz, sonrası nişan oldu. Gelin bohçası, damat bohçası derken kısmetse Haziran 2024’te de evlilik olacak. Şimdilerde tatlı bir telaş içerisindeyiz gelecekteki evimize eşyalar bakıyor, çeyizler hazırlıyoruz. </p><p style="text-align: center;">2024’e girerken; hayatımda olup da şimdi olmayanlar iyi ki yoklar.</p><p style="text-align: center;">Hayatımda olmayıp şimdi olanlar iyi ki var oldular.</p><p style="text-align: center;">Hayatımda olup da kalmaya devam edenler iyi ki varlar.</p><p style="text-align: center;"><b>Kronometreyi sıfırlayıp yeniden başlıyoruz</b></p><p style="text-align: center;">Yapılamayanlara, yetiştirilemeyenlere, başarılamayanlara takılıp kalmadan yeniden daha büyük bir istekle başlayalım. Belki bu yıl öncekilerden daha farklı olur kim bilir.</p><p style="text-align: center;">Çocukluğun bitmek bilmez telaşının, büyüme hevesinin, arkası terli oyunbazlığının, tatlı neşesinin hissettirdiği ne varsa, bu satırları okumaya başladığınız anda aynı duygu yüzünüzde minicik bir gülümsemeyle parlasın. Yüzünüzü kendi güneşinize dönmeniz, kalbinizin ferah bahçesinde, hayatın içinde yeşerttiklerinize dönüp bakmanız için. Senin için, benim için, onun için. Hepimizin en fazla ihtiyacı olan da bu sanırım. </p><p style="text-align: center;">Yeni yılda ne yaşarsak yaşayalım en çok kendimizi, kalbimizi ve yaşama sevincimizi hatırlayalım.</p><p style="text-align: center;">Dilerim sağlıkla, mutlulukla, müsaadesiz sevinçlerle, ruhu aydınlık ve nazenin insanlarla dolup taşsın ömrümüz.</p><p style="text-align: center;">Yeni yıl temalı rafların arasında gezerken gördüğüm minik, şirin hediyelikler gibi bir yıl diliyorum hepimize.</p><p style="text-align: center;">Aslında yeni yıl bir illüzyon, sonsuzluk içinde abartılmış bir an sadece. Belki şapkadan tavşan çıkmayacak ama hayatın sürprizleri de hep yanı başımızda olacak.</p><p style="text-align: center;">Geçmiş bir hatıra, gelecek muamma, an’ı yaşayalım her saniye ve her dakika. Bir nehir içinde sürükleniyoruz, gideceğimiz yer hep aynı. </p><p style="text-align: center;">Bilen bilir biten şeyleri sevmem ayrıca vedalardan da hiç hoşlanmam. 2023 biterken otogarda çok sevdiğim bir insanı uzun bir yolculuğa uğurlamak gibi hissettirse de o hüznün yerine yeni bir yılın gelişine heyecanlanmak da ayrı bir güzel.</p><p style="text-align: center;">Son olarak benim olanın bende kaldığı bir yıl olsun.</p><p style="text-align: center;">2024 dilerim iyi bir sene olursun.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-33627455770965614922023-02-13T17:51:00.008+03:002023-02-22T22:37:57.688+03:00Yüzyılın Felaketi<p style="text-align: center;"> </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9claxmBsQo4Nnq9mL1VnscuEIGlYJo8rtrmXkgrBidvwMAl6EgJlqxUQbcWNijd63Ha6IuelsGwVB1yKhNQGWEI_lP6EOpHd26-LevkittDtC6E7pIuJqOlJPpWItPDc0vxt7TGY7Ig8LQA20Vo5GUiSidYd-5AeswVAw08oO84tD_tWzy_i04aQ2EA/s720/IMG-2498.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="327" data-original-width="720" height="145" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi9claxmBsQo4Nnq9mL1VnscuEIGlYJo8rtrmXkgrBidvwMAl6EgJlqxUQbcWNijd63Ha6IuelsGwVB1yKhNQGWEI_lP6EOpHd26-LevkittDtC6E7pIuJqOlJPpWItPDc0vxt7TGY7Ig8LQA20Vo5GUiSidYd-5AeswVAw08oO84tD_tWzy_i04aQ2EA/s320/IMG-2498.JPG" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;">Geçtiğimiz pazar akşamı havaların iyice soğuması, haftanın gözümde büyümesi ve biraz da keyifsiz olduğum için erken yatmaya karar verdim. Sabah uyandığımda telefonuma arka arkaya gelen bildirimlerle öğreniyorum ki 10 ili tetikleyen bir deprem olmuş ve belki de hayatımızın en kötü sabahına uyanmışız.</p><p style="text-align: center;">O kadar yıkıcı ve şiddetliydi ki herkes depremin farklı bir il merkezinde olduğunu düşünmüştü. Sonra ortalama 90 saniye süren saat 04.17'de 7,7 şiddetindeki yıkımın Kahramanmaraş merkezli olduğunu anladık. Bununla da kalmadı Elbistan ilçesinde öğleden sonra 7,6'lık bir deprem daha ve Gaziantep'te 6,5 ve 6,4 büyüklüğünde artçı depremlerle enkaza döndük tekrar tekrar.</p><p style="text-align: center;">Yabancı deprem uzmanları tarafından da Yüzyılın Felaketi olarak tanımlanan Kahramanmaraş depremlerinin ardından tam 8 gün geçti ve bölgede arama kurtarma çalışmaları tüm hızıyla sürüyor.</p><p style="text-align: center;">Türkiye Cumhuriyeti tarihinin teknik parametreler ve etki alanının coğrafi genişliği bakımından en büyük depremi olabilir.</p><p style="text-align: center;">Hatay tanınmaz hale geldi bu süreçte Malatya'da. Maraş, Antep harap oldu. Görüntüler korku filmi sahneleri gibiydi, yıkılan binalar, enkaz altında can çekişen insanlar... Kurtulan her canımıza sevinirken yitirdiğimiz her canımıza ağlamaktan gözümüzde yaş kalmadı.</p><p style="text-align: center;">Soğuk ve karanlık bir 6 Şubat sabahı çok uzun süre ülkece toparlanamayacak bir travma yaşadık.</p><p style="text-align: center;">Deprem oldu, yıkıldık. Binlerce insanımızı kaybettik. Hatalarımızdan ders almalıyız dedik, lanet ettik neden olanlara ve sonra tekrardan unuttuk acıyı, yaşananları.</p><p style="text-align: center;">Her deprem olduğunda benzer süreçler tekrarlandı. Affı olmayan imar hataları, binalarda yeterli denetimlerin yapılmaması, plansız şehirleşme, malzemeden ve hayatlarımızdan çalan müteahhitler.</p><p style="text-align: center;">Ateş düştüğü yeri yakmakla kalmadı bu kez küle çevirdi hepimizi.</p><p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b>Yardımlar, Destekler ve Psikolojimiz</b></p><p style="text-align: center;">Hızlıca kenetlendik, yaralarımızı sarmaya, acılarımızı hafifletmeye çalışıyoruz. Ülkece her felakette olduğu gibi yine bu afet ortamından çıkmak için herkes elinden geleni yapıyor. </p><p style="text-align: center;">Kolilerce yardımlar, maddi destek olan ünlüler, elinden gelenin fazlasını yapmaya çalışan gönüllüler. Komşu ve müttefik pek çok ülke ve insanlarından gelmeye devam eden destekler. Sosyal medyanın gücünü kullanarak yardıma ihtiyacı olan kişilerden haberdar olduk.</p><p style="text-align: center;">Yardım yapmayan markaları toplumsal baskı ile yola getirip bağış yapmalarını bile sağladık. Gün birlik olma günüydü ve din, dil, siyaset, futbol, ırk dinlemeden kalpler birmiş bunu gördük. Keşke bu kardeşlik hissini başımıza bir felaket gelmeden de benimseyebilsek öyle değil mi?</p><p style="text-align: center;">Televizyonlarda gecelere kadar sadece deprem bölgeleri ve oradaki haberleri yayınlıyor kanallar. Çarşamba akşamı(15 Şubat 2023) saat 20.00'da tüm kanallar aynı anda ortak yayın yapacak.</p><p style="text-align: center;">Uzmanlar açıklamalar yapıyor, bundan sonrası için hepimiz gibi endişeliler. Salgın hastalıklar, depremzedelerin tedavi süreçleri ve sonrasında yaşanabilecek yeni deprem tehlikeleri...</p><p style="text-align: center;">Eviniz, barkınız, sevdikleriniz, hayalleriniz her şey bir anda yok oluyor ve sıfırdan başlayıp hiçbir şey olmamış gibi hayata devam etmek zorunda kalıyorsunuz bir anda.</p><p style="text-align: center;">Kabulleniş; bir babanın <b>"kızıma ev değil mezar almışım" </b>deyişi gibi ya da enkaz altında vefat eden kızının elini bırakamayan bir başka babanın o eli bırakmak zorunda kalacak olması kadar da acı verici. Bir gencin <b>"nişanlımın cansız bedenini enkazdan ellerimle çıkardım"</b> demesi kadar yürek yakıcı. Fakat umut ve mucize; <b>140 saat sonra enkazın altından çıkartılan bir bebeğin hayata tutunuşu</b> gibi.</p><p style="text-align: center;">Olağanüstü hal ilan edilen 10 bölgede eğitim hem imkansızlıklardan hem de gönüllü çalışmalardan dolayı Mart başına kadar durduruldu. Diğer illerde 20 Şubat itibarıyla eğitime başlanması bekleniyor. Tüm Türkiye'de üniversitelerin uzaktan eğitime geçmesi kararlaştırıldı. </p><p style="text-align: center;">Bu tür kriz anlarında tek sığınağın öğrenci yurtları olmaması, alternatifler üzerine çalışılması gerektiğini düşünüyorum zaten Pandemi sürecinde öğrenciler okullarından yeterince uzak kalmışlardı.</p><p style="text-align: center;">Öte yandan deprem ülkesiyiz fakat deprem eğitimi konusunda çok yetersiz kalıyoruz. En basitinden deprem zorunlu ders olarak ilkokul müfredatına eklenmeli, ilk yardım eğitimi nasıl zorunluysa deprem eğitimi hatta Psikolojik İlk Yardım Eğitimi de zorunlu hale gelmeli diye düşünmeden yapamıyorum. (Buna hepimizin ihtiyacı var)</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">1 haftadır doğru düzgün uyuduğumu hatırlamıyorum. Sıcak ev, yatak ve yemekten hatta nefes almaktan utandığımı iliklerime kadar hissettim. Görüntülere, o hikayelere şahit oldukça ağlama krizleri geçiriyorum. Bağışlarımı, paylaşımlarımı yaptım, yapmaya da devam edeceğim ama yine de elim kolum bağlıymış ve hiçbir şey yapamıyormuşum gibi hissetmekten bir türlü kurtulamıyorum.</p><p style="text-align: center;"><b>"Çatısı olan bir evde ailenle birlikte geçirdiğin sıradan bir akşam, meğer en büyük lüksmüş"...</b> demiş birisi o kadar haklı ki! Ölümün saati yok, <b>"hayatın geri yükleme tuşu yok"</b> o yüzden yanımızdaki insanların değerini bilelim, kırmayalım, durup durup sevdiğimizi söyleyelim ne bileyim özel hissettirmeye çalışalım, üzmeyelim, küsmeyelim, suçluysak özür dilemesini bilelim bazı şeylerin gerçekten telafisi yok.</p><p style="text-align: center;">Evimizin çok küçük ya da çok büyük olmasının, yattığımız yatağın, üstümüzdeki yorganın markasının çok da önemli olmadığını, yediğimiz yemeğin tuzunun eksik ya da salçasının fazla olmasının, telefonumuzun, arabamızın, yazlığımızın, zenginliğimizin çok önemli olmadığını, üstümüzdeki montun, üşümeyelim diye bir köşede duran battaniyemizin kıymetini, kalbini kırdığımız bir insanın gönlünü almaya çok fazla vaktimizin olmadığını, telaş yaptığımız gündelik her işin aslında çok gereksiz olduğunu, sıcak bir çayın, çorbanın hatta bir dilim ekmeğin ve bir bardak suyun ne kadar önemli ve kıymetli olduğunu, nerede, nasıl yattığımızın değil de ne halde uyanacağımızı, ya da uyanamayacağımızı, belki de bir gün moloz yığınlarının altında kalabileceğimiz ihtimali ile her şeyimizin emanet olduğu gerçeğini şimdi daha iyi anladığımızı inanıyorum.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><b>Unutmadan;</b></p><p style="text-align: center;">Dilediğimiz yardım kuruluşuna bağış yapabiliriz ama İzmir bölgesi olarak da</p><p style="text-align: center;"><b>https://umuthareketi.izmir.bel.tr </b>adresi üzerinden deprem yardım kampanyasına katılarak destek verip umut olabiliriz. </p><p style="text-align: center;">Acımız ve yasımız büyük!</p><p style="text-align: center;">Geçmiş olsun ve başımız sağ olsun Türkiye'm.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-27795944820276615272022-12-31T00:02:00.003+03:002022-12-31T02:24:45.865+03:002023. Seviye!<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPF-5YSyuh22gPead4xgTBlghBMNfWaA2AOQeHxYsRAQbmbYmEg75PpKSQMHBHEQruzXc36a0otXxrpFVbYnbt5vuGybA0a_qUnNIFl3kFUCNgRieALeeIvFuusdvQ-Ywf1BWjFwNjBVxiYJjIQF7AF5wWp3RZb9VNe1a9I1z8NY0lbCMi99OX4t3CjQ/s640/year-g3493caa4a_640.webp" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="374" data-original-width="640" height="187" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgPF-5YSyuh22gPead4xgTBlghBMNfWaA2AOQeHxYsRAQbmbYmEg75PpKSQMHBHEQruzXc36a0otXxrpFVbYnbt5vuGybA0a_qUnNIFl3kFUCNgRieALeeIvFuusdvQ-Ywf1BWjFwNjBVxiYJjIQF7AF5wWp3RZb9VNe1a9I1z8NY0lbCMi99OX4t3CjQ/s320/year-g3493caa4a_640.webp" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">2023'e sayılı saatler kala 2022 yılına dair tüm acıları, mutlulukları bir torbaya doldurup denize fırlatıp atma hissi var içimde. Yepyeni ve tertemiz beyaz bir sayfa var önümde, iyi bir şeylerle başlamak istiyorum yeni yıla ve iyi bir şeyler olsun istiyorum hem hayatımda hem Türkiye'de ve aynı zamanda dünyada...</p><p style="text-align: center;">Bu yılın bana öğrettiği en büyük ders hiçbir şeyi aşırı zorlamamak oldu; sohbetler, dostluklar, ilişkiler, ilgi. Zorlanan hiçbir şey uğruna savaşmaya değmez, akan ne olursa olsun akar, çökecek olan şey çöker, gidecek olan gider.</p><p style="text-align: center;">Dolu dolu geçen kocaman bir sene daha geride kalırken en olduğum, en dolduğum en ne kadar şey varsa yaşadığım seneydi. Acısıyla, sevinciyle, mutluluğuyla, hüznüyle geçen, en yıkıldığım, en yeniden doğduğum, en boş verdiğim, en kendimi bulduğum sene bitti sayılır.</p><p style="text-align: center;">Şimdi umut diliyorum kendime, inanç, sabır ve güven, yorgunlukla geçen, sevinçle yenilenen, kederle harmanlanan bu senenin sonunda kendime güven diliyorum.</p><p style="text-align: center;">Ben aslında bu sene "insan" olmayı diliyorum.</p><p style="text-align: center;"> Öte yandan bu yıl yaşadıklarımı yazsam üç cilt roman olurdu. Kan, ter, gözyaşı, umut, umutsuzluk, bitiş, başlangıç, yazmak, silmek, uykusuz geceler, aşk, nefret, başarı, başarısızlık, belirsizlik her şeyden biraz vardı. Çok şükür geride kalmak üzere...</p><p style="text-align: center;">Velhasıl sana teşekkür ederim 2022 çünkü bu yıl bana öğretmen oldun.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Geçen yıl aldığım Kokina çiçeği beni bu yıl ev sahibi yaptı inanış doğruymuş ama önce kalpten istemek ve bunun için gerçekten mücadele etmek de gerekiyormuş tabii! Bu sene yine Kokinalardan aldım sanırım bu ben de artık bir yılbaşı ritüeli olacak.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRF50LIdD2a5ZdlCJHTIDOAJuq57ZECjoXHakubpMPqndJEhXjdhU_tvq1y1W56YRVCFpoZkOEWnMbWeGLWDm2EhuoRa64ZB39niqY8BgAHzeOF48nUtAeN3We9iPkv_3SN5cCHSDtHGb-TA7Dst9cDLnAH9czR7tx5psHJLhn2e1hTPKiLOhUXcsvmA/s1334/693A6E45-ABDE-43DF-B590-1599B6C9E605.JPG" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEiRF50LIdD2a5ZdlCJHTIDOAJuq57ZECjoXHakubpMPqndJEhXjdhU_tvq1y1W56YRVCFpoZkOEWnMbWeGLWDm2EhuoRa64ZB39niqY8BgAHzeOF48nUtAeN3We9iPkv_3SN5cCHSDtHGb-TA7Dst9cDLnAH9czR7tx5psHJLhn2e1hTPKiLOhUXcsvmA/s320/693A6E45-ABDE-43DF-B590-1599B6C9E605.JPG" width="180" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><b>"Allah sevdiği kuluna önce eşeğini kaybettirip sonra buldururmuş" </b>derler ya bu yıl benim için öyle oldu biraz... Kaybedip bulduğum, unuttuğum, küçümsediğim doğuştan var olan hallerimi, yeteneklerimi, sevme kapasitemi, beni ben yapan ama bende var olduğu için bana basit gelenleri temsil ediyor bu eşek. Bazen bir duygu, bir güzellik, bazen bir insan, bir hediye hayattan...</p><p style="text-align: center;">Kaybedip kaybedip buldurması ondanmış. Çok şey kaybettim şimdiye kadar insanlara verdiğim değeri kaybettim mesela güveni, bana sunduklarını anlamadım, ihtimalleri kaybettim. Sonra onlar beni kaybetti, bu kez hikayedeki eşek ben oldum.</p><p style="text-align: center;">Nankörce, bir tüketim çılgınlığı ile hoyratça kaybetmek de var, gözünün önünde olana aşina olup garanti sanmak da.</p><p style="text-align: center;">Kıymetini kaybedince anlamak yerine kaybetmeden görmek değil mi önemli olan? Eğer yeniden bulursa ne güzel! Emek verdiği için daha iyi sahip çıkmaya başlıyor insan.</p><p style="text-align: center;">Çünkü kaybetmek zor, kaybeden bilir ona bir sor.</p><p style="text-align: center;">Bedeli ağır, yorucu, ömürden de gidiyor.</p><p style="text-align: center;">Ya bulamazsam düşüncesi de cabası... Var böyle de bir ihtimal.</p><p style="text-align: center;">Kendini kaybedip bulamamak da olasılıklar arasında. </p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZEaXYo08oTZ1qfTdWvMmRbvOMbzyEEmMHFTIEEtXAXgZzIWo7U2-4HgrAhulgG9OXwKjNk2in1MB4xe17usMk2aX6KtYU4G3X8mbIzrX00a-44KQKkzJ-yDsejjJOY7VRwvws_L8-ozeKcG2170Bq8w_WVRc3vdv9z42WSaXFyk_EmG9s5cvjuCLKgg/s515/shrek-donkeyquots-10-most-hilarious-quotes.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="268" data-original-width="515" height="167" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgZEaXYo08oTZ1qfTdWvMmRbvOMbzyEEmMHFTIEEtXAXgZzIWo7U2-4HgrAhulgG9OXwKjNk2in1MB4xe17usMk2aX6KtYU4G3X8mbIzrX00a-44KQKkzJ-yDsejjJOY7VRwvws_L8-ozeKcG2170Bq8w_WVRc3vdv9z42WSaXFyk_EmG9s5cvjuCLKgg/s320/shrek-donkeyquots-10-most-hilarious-quotes.jpg" width="320" /></a></p><p style="text-align: center;"><br /><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b>2023. Seviye</b></p><p style="text-align: center;">Tek canımızla bu seviyeye kadar iyi gelmişiz. Ayrıca en heyecansız gireceğimizi düşündüğüm yeni yıl olsa gerek çünkü ilk kez "2022 bit artık!” diyene ya da "yılbaşında ne yapıyorsun?" diye sorana bile rastlamadım. Heyecan demişken yarın ilk iş kuaföre giderek saçlarımı kestirip boyatıyorum. Yeni yıla yeni kafa şart! (Saçlarında değişiklik yapınca hayatının da düzeleceğine, değişeceğine inanan o kız...)</p><p style="text-align: center;"><b>Dilek, dua ve tavsiyeler</b></p><p style="text-align: center;"> Bu yıl çok sevin, çok sevilin. Güzel şaraplar için, güzel adamları/kadınları sevin. Kimseyi kimliğiyle, inancıyla, cinsiyetiyle yargılamayın, ötekileştirmeyin. İkinci bir şans verin hem kendinize hem hak ettiğini düşündüğünüz herkese, her şeye. Çok okuyun, az uyuyun, çok gezin, güzel kahveler, yemekler yapın. Paylaşın bazen acınızı bazen mutluluğunuzu birbirinizle doyasıya paylaşın. Tanımadığınız insanlara gülümseyin, (abartmadan nazikçe), sohbet edin, yardım edin, hayvanları, doğayı, yaşamı sevin. Çokça sarılın, seni seviyorum cümlesinden sakın korkmayın söyleyin. (Sizi buna pişman etseler bile vazgeçmeyin) sevmek, gülmek bunlar hafifletir ve iyileştirir. Her zaman olumlu düşünün diyemeyeceğim ne kadar pozitif bir insan olsam da bazen öyle karamsar oluyorum ki... Yine de iyiyi düşünün yarın hep daha iyi bir gün çünkü. Hatalarınızı kabullenin, yaralarınızı sevin, yeteneğiniz varsa resim yapın, boyama yapın, bir sergiye gidin mutlaka ya da bir tiyatroya, bir animasyon film izleyin özellikle tavsiye edeceğim Shrek, Kum Kuşu, Soul, Up (Yukarı Bak) bunlardan sadece bazıları... Sahilde bisiklete binin mesela uzun yıllar sonra ilk defa bu yıl bisiklete bindiğimde hissettiklerim; hakimiyet, güç ve özgürlüktü bunu siz de deneyimleyin. Uzun cümleler kurun ama sıkıcı da olmasın.</p><p style="text-align: center;">İnsanlığa inanın, mucizelere, dostluğa, sevginin yüceliğine... Vefa gibi sadakat gibi ayaklar altına alınan duyguları beslemekten geri durmayın. Anlamayana anlatın, mutlu edin insanları buna rağmen karşınızdaki yol, iz bilmez bir zalim ise onu olduğu gibi bırakın.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Allah'ım bu yeni yılda;</p><p style="text-align: center;">Kellere saç, hastaya ilaç,</p><p style="text-align: center;">Züğürde para, sıvacıya mala, Galatasaray'a kupa,</p><p style="text-align: center;">İşsize iş, dişsize diş,</p><p style="text-align: center;">Olmayana çocuk, üşüyene gocuk, kahvaltıya sucuk,</p><p style="text-align: center;">Yemeğe tuz, viskiye buz,</p><p style="text-align: center;">Nazar değmişe hoca, evde kalmışa koca,</p><p style="text-align: center;">Bana da ortaya karışık bir şeyler yapıver ne olur... </p><p style="text-align: center;">Son olarak,</p><p style="text-align: center;">Frekansı, enerjisi oldukça yüksek bir yıl diyorlar 2023 için o yüzden ne dilediğimize dikkat edelim.</p><p style="text-align: center;">İlerlediğimiz, öğrendiğimiz, öğrettiğimiz, büyüdüğümüz, hafiflediğimiz, ödüllendirildiğimiz bir yıl olsun. </p><p style="text-align: center;">Sevgiler.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-40277132817269797012022-05-30T19:50:00.004+03:002022-05-31T18:40:57.451+03:00Hayata Gözlerimi Yeniden Açtım<p style="text-align: center;"> </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgixZg7v7qxHkhhkNXCrok1KuAcyb7oRXOb1CeEips_JYpZo-8uUpfXfLoCUsx99mFTmug_mhakuWjHBk0-thBnffeMGxouTQqDUs8dFAnwnoB28zLiwtTOyf9-QB3P1Dz5nLhwoR1MRvS7WWwCfqQSaUGyAlpE_HUG1Oys29GuTxZ4z7A4MVTDefUlIw/s1200/lazerle-goz-ameliyati-nasil-yapilir_2529784_1200x627.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="627" data-original-width="1200" height="167" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgixZg7v7qxHkhhkNXCrok1KuAcyb7oRXOb1CeEips_JYpZo-8uUpfXfLoCUsx99mFTmug_mhakuWjHBk0-thBnffeMGxouTQqDUs8dFAnwnoB28zLiwtTOyf9-QB3P1Dz5nLhwoR1MRvS7WWwCfqQSaUGyAlpE_HUG1Oys29GuTxZ4z7A4MVTDefUlIw/s320/lazerle-goz-ameliyati-nasil-yapilir_2529784_1200x627.jpg" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;">24 Mayıs 2022 Salı günü uzun zamandır düşünmeme rağmen korktuğum için bir türlü olamadığım Lazer Göz Ameliyatımı güvendiğim ve işinde gerçekten uzman olan doktorumun ve biricik ailemin cesaretlendirmeleri ile sonunda oldum.</p><p style="text-align: center;">Öncelikle bir gün önceden muayene olup gözlerimin bu işlem için uygun olup olmadığını çeşitli tetkiklerle ölçtürdüm. Göz numaram klasik duvardaki harflere bakma yöntemi ile kontrol edildi, daha sonra göze "puf" diye hava üfleyen diğer bir alet ile göz tansiyonum ölçüldü. Sonrasında hemşirenin gözüme damlattığı ilaçlar ile gözlerimi hissetmez oldum, işte bu uyuşmadan sonra Göz Tomografisi çekilerek(ışık dalgalarını göze yollar ve göz dokularını geri yansıyan ışığı ölçerek göz dokularının üç boyutlu kesitsel haritalarını çıkarır) bu sayede Kornea derinliklerime bakıldı. Sonuç: Ameliyata hazırım!</p><p style="text-align: center;">Yalnız göz bebek büyütücü damlalar damlatıldıktan sonra saatin kaç olduğunu bile göremeyerek hastaneden çıkma aşamasına hiç girmeyeceğim çünkü uzun bir süre göz bebeklerim eski haline gelemediği için kendimi "kör kuyularda merdivensiz kalmış gibi" hissettim.</p><p style="text-align: center;"><b>Gelelim ameliyat günüme;</b></p><p style="text-align: center;">Bu ameliyata girmek için beklerken hemşire bana sakinleştirici verdi sonra da beni ameliyathaneye aldılar (gerekli tüm hazırlıklar tamamlandıktan sonra) ve yatırıp üzerime örtü örttüler. Gözümü menteşe gibi hiç acıtmayan bir şey ile kapanmayacak şekilde açıp gözümü yıkadılar. Buraya kadar her şey normal, gözümün tam tepesinde kırmızı ışık veren bir alet var bu birazdan gözüme lazer verecek olan alet. Sonra gözümün en üst tabakasını sanırım mercek kısmını iyice kesebilmek için gözüme vakum gibi bir şey taktılar, bu biraz acıttı ve uzay gemisinde lazerle demir kapıları kesermiş gibi bir ses gelmesi ile beraber operasyonun başladığını anladım. (Bu işlemi her iki göz için yaptılar)</p><p style="text-align: center;">2 aşamadan oluştuğunu söylemem gereken bu operasyonun %50'lik kısmı tamamlandığında yerimden kalkarken bildiğin kördüm, hiçbir şey göremediğim için o panikle "göremiyorum bu normal mi, her şey bitti mi?" diye sorarken doktor ve hemşireler "normal, şimdi son aşamaya geçiyoruz" dediler. Ben hemşirenin beni yönlendirmesiyle diğer sedyeye uzanıp yattım ve geri kalan %50'lik kısmın sağ salim tamamlanması için bildiğim tüm duaları okurken 30'ar saniyede doktorun "aferin Gülşah, bravo, çok az kaldı, aman kıpırdatma, bu çok önemli" komutları eşliğinde her iki gözüm için operasyonum başarıyla tamamlanmış oldu.</p><p style="text-align: center;"><b>Ameliyat sonrası;</b></p><p style="text-align: center;">Ameliyat bitince yanımda getirdiğim güneş gözlüğümü takmayı unutmadım ki gözüme ışık girmesin, Ameliyatı takip eden saatlerde gözlerim cayır cayır yandı, battı ve musluk gibi aktı. Annem ve babam yanımda olmasa eve kadar gelebilmem belki de mümkün olmayacaktı.</p><p style="text-align: center;">Eve geldiğimde göz damlalarımı sıkmam gerekti ve kesinlikle gözlerimi açamadım neredeyse ağlamaya başlayacaktım ki yanma, batma ve hassasiyet hızlıca kendiliğinden geçmeye başladı.</p><p style="text-align: center;">Ertesi gün şükürlerim olsun hiçbir şikayetim kalmamıştı ancak belli başlı yasaklara uymam gerekiyordu mesela sırt üstü yatmak, 3 gün yüze su değmemesi, 1-2 gün ekrana bakmamak, 1 hafta makyaj ve banyo yapmamak... gibi.</p><p style="text-align: center;">Doktorumun periyodik olarak çağırdığı kontrolleri (ameliyat sonrası ilk kontrolde koruyucu lensler çıkarıldı) ve göz damlalarımı aksatmamaya gayret ederek yeni hayatıma alışmaya çalışıyorum. </p><p style="text-align: center;">Diyeceğim şu ki ileri derece Miyop ve Astigmat problemi olan bir kişi olarak ortalama 15-20 dakika çekilen ızdırap sonrasında (ameliyata karar vermek ameliyat olmaktan daha zormuş) hayata gözlerimi yeniden açmış gibi oldum ve sanırım ömrüm boyunca verdiğim en doğru kararlardan biriydi.</p><p style="text-align: center;">Bu süreçte başta ailem ve doktorum Op. Dr. Mustafa Alper Çerçi olmak üzere tüm Özel Karşıyaka Göz Hastanesi çalışanlarına sonsuz ve yürekten teşekkürlerimi sunuyorum. Son olarak, çok uzun yıllardır kullanmak zorunda kaldığım gözlük ve lenslerime veda ederken;</p><p style="text-align: center;">"Yaşasın gözlüksüz ve lenssiz bir hayat!" diyorum.</p><p style="text-align: center;"> </p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-71748419869168917932022-04-15T14:52:00.003+03:002022-04-15T23:41:12.505+03:00Gülmek İyileştirir Derneği<p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgiFP2rdzjrfdSL0h30U0O5E9fVlnoekZpqkwdL9PLZQB5JnowmcYaEEs5oWM89flZ3Zzq9CtGwzn85Yl8Ghee2vPVtuYQK8c6wu1vTLFxYSXXpGunTycKvvCdZ-96dmUMktgbHH7yceU3TX8PRJQTP57NBcCQd7QYWi3gL0kWLH2U3MeeNtlzTJHiY4w/s280/blob_1602672466718.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="280" data-original-width="280" height="280" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgiFP2rdzjrfdSL0h30U0O5E9fVlnoekZpqkwdL9PLZQB5JnowmcYaEEs5oWM89flZ3Zzq9CtGwzn85Yl8Ghee2vPVtuYQK8c6wu1vTLFxYSXXpGunTycKvvCdZ-96dmUMktgbHH7yceU3TX8PRJQTP57NBcCQd7QYWi3gL0kWLH2U3MeeNtlzTJHiY4w/s1600/blob_1602672466718.png" width="280" /></a></div><br /><b><br /></b><p></p><p style="text-align: center;"><b>Derneğin Amacı</b></p><p style="text-align: center;">Ciddi hastalıklar ve travmalar sebebi ile gülmeye ihtiyacı olan ama destek alamayan çocuklar ve ailelerine psikososyal destek sağlamayı amaçlar. Gülmenin iyileştirici gücüne inanır.</p><p style="text-align: center;">2014 yılında lösemi teşhisiyle tedavisine başlanan ve 2016'da sağlığına kavuşan Bahar'ın annesi Aslı Bastıyalı tarafından kendi tedavi süreçlerinde yaşadıkları psikososyal destek ihtiyaçlarından yola çıkılarak kurulmuştur.</p><p style="text-align: center;">İstanbul Altunizade, Şişli ve Pendik'te bulunan Hijyenik Oyun Merkezleri'nde okul öncesi çağda olan ve kanser tedavisi sebebi ile bağışıklığı baskı altında olup okula gidemeyen, sosyal hayata karışamayan çocuklara özel, ücretsiz oyun ve sosyalleşme hizmeti vermektedir.</p><p style="text-align: center;">Merkezlerde aynı zamanda ailelere de ücretsiz psikolog desteği sunulmaktadır.</p><p style="text-align: center;">Bağışçı haklarını tanıyan, şeffaf ve hesap verebilir dernekler platformu Açık Açık'a üyedir.</p><p style="text-align: center;"><b>Kaynak: </b><span style="text-align: left;"><b>https://gulmekiyilestirir.org.tr/kimiz/dernegin-hikayesi/</b></span></p><p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b>Nasıl Tanıştık?</b></p><p style="text-align: center;">Dernekle yollarımız kesişeli 5 ay kadar oldu. Okuduğum bir dergide adını duyup araştırmasını yaptıktan sonra derneğin iletişim gönüllüsü olmaya karar verdim.</p><p style="text-align: center;">Çoğu hastalığın baş düşmanı gülmek eyleminin mucizesine inanan ve hayatı boyunca gülümsemeyi her ne pahasına olursa olsun yüzünden eksiltmeyen biri olarak işin içinde hem çocuk hem gülümsemek gibi iki önemli kavram bulunan böyle anlamlı bir kuruluşa destek vermek benim için gurur ve mutluluk oldu.</p><p style="text-align: center;">Bu yıl Maraton İzmir 2022'de Gülmek İyileştirir Derneği'nin kanser savaşçısı çocuklara özel Samsun'da açacağı 4. Hijyenik Oyun Merkezi projesine destek olmak amacıyla ("Oyun tüm çocukların hakkı") İyilik Peşinde Koşacağım. Birinin hayatına dokunmanın, fark yaratmanın en güzel yolu bugünlerde buradan geçiyor. İnanıyorum ki hayatı sevgi, iyilik ve gülmek kurtaracak.</p><p style="text-align: center;">Geçtiğimiz gün koşucu tişörtüm de kargoyla geldi, sanırım hayatımda giyeceğim en anlamlı tişörtlerden biri olacak. Öyle heyecanlı ve mutluyum ki...</p><p style="text-align: center;"><br /></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhtVkw8tHdF1UmNAnVl4qM6TuNK4-FNlFDU9EO1qjwuJGs5GT-sklBAhDkeEYqPRq_5g7hX3fuzpl1WhVedNBYYQUFAjrzd25t3_6G4-Yr0H4r18q88UbZ79EFeucnczPFL_cLG9RMWGqrzT0pX5JSDMLnC4SjNydbQHTcid7HdBXJ9zMkrGdQzxfVD_Q/s4032/G%C3%B6n%C3%BCll%C3%BC-Ko%C5%9Fucu%20Ti%C5%9F%C3%B6rt%C3%BC.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="4032" data-original-width="3024" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhtVkw8tHdF1UmNAnVl4qM6TuNK4-FNlFDU9EO1qjwuJGs5GT-sklBAhDkeEYqPRq_5g7hX3fuzpl1WhVedNBYYQUFAjrzd25t3_6G4-Yr0H4r18q88UbZ79EFeucnczPFL_cLG9RMWGqrzT0pX5JSDMLnC4SjNydbQHTcid7HdBXJ9zMkrGdQzxfVD_Q/s320/G%C3%B6n%C3%BCll%C3%BC-Ko%C5%9Fucu%20Ti%C5%9F%C3%B6rt%C3%BC.jpg" width="240" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"> Minik kahramanlarımızı birlikte gülümsetmek için az çok demeden, gönül rahatlığıyla kampanyama bağış yapabilirsiniz. <b>Kampanya için son gün: 2 Mayıs 2022</b></p><p style="text-align: center;">Şimdiden destek olan herkese yürekten teşekkür ediyorum.</p><p style="text-align: center;"><b>Kampanya linki: </b><span style="text-align: left;"><b>https://ipk.adimadim.org/kampanya/CC81944</b></span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;"><b><br /></b></span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><iframe allowfullscreen="" class="BLOG_video_class" height="266" src="https://www.youtube.com/embed/b9r--dpo0-0" width="320" youtube-src-id="b9r--dpo0-0"></iframe></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-76540814469598648052022-03-06T21:30:00.003+03:002022-03-07T16:50:41.410+03:00Neyzen Tevfik<p style="text-align: center;"><br /></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEiPkKMDZ135VSiBAaQFkdAs5iJjkgyi2_3lWJO2zV6IxqJmbgZzcW9hQYNIZqpJUiccisps6c-mWJWZkKaxHnquUzr6vOtqaQ81fgLGBqwpI_fKMLtzWORtdpskad_6cIxLyyfk_rNVxknLOZ4rpRFNjkpTmbdF6M4OcYhKLqmP55beIcCVPfpmoYl9Eg=s800" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="800" data-original-width="600" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEiPkKMDZ135VSiBAaQFkdAs5iJjkgyi2_3lWJO2zV6IxqJmbgZzcW9hQYNIZqpJUiccisps6c-mWJWZkKaxHnquUzr6vOtqaQ81fgLGBqwpI_fKMLtzWORtdpskad_6cIxLyyfk_rNVxknLOZ4rpRFNjkpTmbdF6M4OcYhKLqmP55beIcCVPfpmoYl9Eg=s320" width="240" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Geçtiğimiz ay uzun zamandır gidemediğim tiyatro için bilet aldım ve İzmir Devlet Tiyatrosu'nun 2021-2022 sezonunda sahnelenen <b>Neyzen Tevfik </b>oyununun yolunu tuttum.</p><p style="text-align: center;">Hayatı ney ile mey arasında geçmiş, hazırcevap ve hicivci, kendisini hiç olarak gören ve de özgürlüğüne pek bir düşkün olan bu güzel adamın öyküsünü anlatan oyunda gazeteci sahneleri ve özellikle zehirlenme kısımları bana biraz zayıf gelse de projeksiyon sahnelerini tuhaf bir şekilde beğendim, ışık kullanımı da iyiydi.</p><p style="text-align: center;">Ayrıca dekorlar başarılıydı, ses konusunda da çok fazla yetersizlik hissetmedim diyebilirim. Ara sıra maskeden dolayı nefes alıp vermekte zorlansam da benim için keyif alarak izlediğim bir tiyatro oyunu oldu.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><b>"Izdırabın sonu yok sanma, bu alemde geçer.</b></p><p style="text-align: center;"><b>Ömr-i fani gibidir, gün de geçer, dem de geçer."</b></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Neyzen Tevfik ile Mevlana arasında ulaşmak istedikleri hedef bakımından çok yakın bir ilgi olduğunu düşünüyorum fakat izledikleri yol farklıdır.</p><p style="text-align: center;">Mevlana neyi dergaha sokmuş olsa da Neyzen Tevfik ise dergahtan çıkarak halka ulaştırmıştır.</p><p style="text-align: center;">Neyzen Tevfik dem alarak aşk ve şevk halinde olmuştur ve öylece de gönüllere taht kurmuştur.</p><p style="text-align: center;">Vefat ettiğinde hem Mevlevi hem de Bektaşi usulünde düzenlenen merasime çok sayıda katılım olduğu bilinir.</p><p style="text-align: center;">28 Ocak 1953'te ölümünün ardından Beşiktaş'taki Sinan Paşa Camii'nde cenaze namazı kılındı. Civardaki cadde ve sokakları dolduran profesörler, memurlar ve bazı ileri gelenlerin yanında kendilerine çeki düzen vermeye çalışmış sarhoşlar ve sokak serserilerinden oluşan büyük bir kalabalığın eşliğinde Barboros Bulvarı'ndan geçerek defnedildiği yere ulaştırıldı.</p><p style="text-align: center;">Mezarı bugün Kartal Merkez Mezarlığı'ndadır.</p><p style="text-align: center;"><b>Kaynak: </b><span style="text-align: left;">https://tr.wikipedia.org/wiki/Neyzen_Tevfik#%C3%96l%C3%BCm%C3%BC</span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;"><br /></span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;">Oyun çıkışı Karşıyaka Tiyatro Sokağı'ndan çarşıya doğru yürürken hiçlik üzerine kendimle derin düşüncelere daldım.</span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;">+ Eee ne olduk şimdi Gülşah?</span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;">- Hiç</span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;">+ Nasıl hiç?</span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;">- Hiç işte...</span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;"><br /></span></p><p style="text-align: center;"><span style="text-align: left;"><br /></span></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-22526947753611851502021-12-31T12:08:00.008+03:002022-01-05T11:18:14.544+03:002022 Kapıyı Çalınca<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEhphAAu9Bv0Uv1mePN3b1U5vEof9OL4OrMOacMtJM2LFvjpNte_Au1Wr8u72wN9VsXPdcGToxIXNaMR6kcdrLwYd2p7op5MOuUK72MZ0gqFufosAtDz3F0z2xWUCBdlSJUvXXBOwJCPsGjo2dBsJG360WiS53R2-3zXQ7oojZGdQIbmJVKhpaDjBNlc9g=s512" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="320" data-original-width="512" height="200" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEhphAAu9Bv0Uv1mePN3b1U5vEof9OL4OrMOacMtJM2LFvjpNte_Au1Wr8u72wN9VsXPdcGToxIXNaMR6kcdrLwYd2p7op5MOuUK72MZ0gqFufosAtDz3F0z2xWUCBdlSJUvXXBOwJCPsGjo2dBsJG360WiS53R2-3zXQ7oojZGdQIbmJVKhpaDjBNlc9g=s320" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Öncelikle Boyoz diyarı İzmir'den selamlar,</p><p style="text-align: center;">Koskoca 1 yılı geride bırakmaya saatler kala geleneksel yeni yıl yazımı yazmak için yine kolları sıvadım.</p><p style="text-align: center;">Kolay bir yıl değildi. İyisiyle ve kötüsüyle, başlangıç ve bitişleriyle bu sene benim için gerçekten ilginç ve zordu. Kabullendim, vazgeçtim, uzaklaştıkça kendimi buldum, buldukça anladım. Kendime ve hayatıma farklı renkler de kattım. Katabildim. Ne mutlu! Geçmişe minnettarım, güzel insanlar tanıdım, yeni hisler, anılar biriktirdim. Mutsuzlukları, mutsuz edenleri affettim çok zor olsa da... (herkese ve her şeye rağmen affettim, aslında onları Allah'a havale ettim) şöyle bir söz okudum geçenlerde; <b>"benden çaldıklarınızı geri almakla uğraşmak yerine onların yerine daha iyisini koyacağım, bu da benim intikam alma şeklim; yoluma bakmak, daima önüme bakmak."</b></p><p style="text-align: center;">Her şey, her zaman iyi değildi ama iyi tarafından bakmayı öğrendim. Güçlü olmaya çalıştım. <b>2021</b> her şeye rağmen seni sağ salim bitirdim. </p><p style="text-align: center;">Olduramadıklarım da oldu, gitmek isteyip gidemediğim yerler de oldu. Annem iyi işte gülümsetiyor, babam iyi, ailem sağlıklı sevindiriyor.</p><p style="text-align: center;">İnsan otuzundan sonra yalnızlaşmaya başlar diye bir söz duymuştum. Her şeyden ve herkesten uzaklaştığım da oldu, hayallerime el salladım, seçen oldum yeri geldi seçilen, itilen olduğum kadar iten de oldum ama teslim de oldum. Bir de<b> "o"</b> bana her <b>"bi tanem" </b>dediğinde yine eriyip gülümsedim. Hayat gerçekten güzel bir yer mi hissetmeye başladım, elimi tuttuğunda umutlandım.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEi8wYxKOFbvWpzgjMI0GYSyFg-J8sB7voyBc_KSO4NdnyTa5WKVKp9-PaFT444s1LH9dIFSZ-rOyJObBFkIyWWFgAFgD8VAw1S9DkRvDGniS6bRujQRGCuKVS0wnmEPIo-EO4XMjfY0kGoXkVr3cNnT_mrefGJJ21SXPNjgFsCAa6tPgjqJcR0h4511hQ=s1334" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="1334" data-original-width="750" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEi8wYxKOFbvWpzgjMI0GYSyFg-J8sB7voyBc_KSO4NdnyTa5WKVKp9-PaFT444s1LH9dIFSZ-rOyJObBFkIyWWFgAFgD8VAw1S9DkRvDGniS6bRujQRGCuKVS0wnmEPIo-EO4XMjfY0kGoXkVr3cNnT_mrefGJJ21SXPNjgFsCAa6tPgjqJcR0h4511hQ=s320" width="180" /></a></div><br /><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><br /></div>Bu yılbaşı hayatımda ilk kez <b>Kokina</b> aldım. Anlamını bilmeyenler için; Kırmızı ve yeşilin mükemmel uyumunu yansıtan Kokina çiçeği (kokoş der gibi) İstanbul Rumları'nın yeni yıl süslemesi olarak kullandığı bir bitkidir. Kırmızı anlamına gelen Kokina'nın şans ve mutluluk getireceğine inanılır.<div><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Öte yandan olmak istediğim yerde olamadığım için her yerden gitmek istediğim de oldu hem de olabildiğince uzağa... Sanki kafamdakileri kendimle götürmeyecekmişim gibi durmadan cam kenarı bir koltukta gitmek istedim, istiyorum ne yalan söyleyeyim.</p><p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b>Gelelim yeni yıl dileklerimize;</b></p><p style="text-align: center;">Yeni yılda çok sevip çok sevilelim, sabahları sağlıkla ve mümkünse sevdiğimizle uyanmanın huzurunun tüm günlerimizin üzerini yumuşak beyaz bulutlar gibi kapladığı bir yıl olsun.</p><p style="text-align: center;">Kendimize ve sevdiklerimize ayıracak kadar parayı ezilip büzülmeden kazanacağımız bir yıl olsun; fazlası da olsun ki başkalarını mutlu etmek için harcayabilelim.</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Pandemisiydi, ekonomik kriziydi derken bu yılda da alışveriş yaparken tahmin ediyorum her birimiz birer matematik profesörü oldu zaten.</p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEh0dcu25bkD7vPnqmADFa71uJvv130Dxq5oYNZ1MNwHxTIi8_mBmXPgnb6_pVoZa32pMyJfcSOoCwEMHpvZAGLGI8EYhIIbNjtoTvgGIKLBxCmIwfvXzZHQxj8D1wunHe_UQSpLw5i-Q0P63Im53Wro8AeiFqbbIHXQ_bEIIxvegH3W9oKFHrLERr0ntg=s540" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="370" data-original-width="540" height="219" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/a/AVvXsEh0dcu25bkD7vPnqmADFa71uJvv130Dxq5oYNZ1MNwHxTIi8_mBmXPgnb6_pVoZa32pMyJfcSOoCwEMHpvZAGLGI8EYhIIbNjtoTvgGIKLBxCmIwfvXzZHQxj8D1wunHe_UQSpLw5i-Q0P63Im53Wro8AeiFqbbIHXQ_bEIIxvegH3W9oKFHrLERr0ntg=s320" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Her sabah sağlıklı bir bedende olduğumuzu tepeden tırnağa hissederek sevineceğimiz bir yıl olsun, kendimizi çok sevdiğimiz, aynaya bakınca gülümsediğimiz.</p><p style="text-align: center;">İnsanların ve hayatın türlü karmaşasının bizleri, ilişkilerimizi, sevgimizi test etmediği bir yıl olsun diyeceğim ama bu hiç olmayacak, bunun yerine sevdiğimiz ile yan yana oluşumuz, hayattaki duruşumuz ve hayata akışımız, bakışımız sınandığında gülümseyecek kadar uyanık olsun dilerim. Kendine uyanık olmayanlar, bizim gülümsediğimizi anlayamadan aynı yerde öylece dursunlar, biz yumuşak manevralar ve iyi niyetle üzerimize gelen şeylerden sıyrıldığımızda, uyumadan önce yine sevdiğimizin kollarında, sevdiklerimizin yanı başında huzurlu, yeşil tarlalar hayal edebilelim. Bu huzur ve rüzgarla savrulmamak yaşamın değil, bizim de kendimize armağanımızdır, savrulmayacak kadar güçlü ve köklü bir ağaç olmak ancak bazı özlerde olandır.</p><p style="text-align: center;">Herkesi sevelim demek isterdim ama nefret ettiklerimiz de olacak elbet! Yine de kadın olmanın ince egosuyla, insan olmanın türlü hallerini birbirinden ayırabilecek bir ruh gözüne sahip olalım. Bir şeyi merak ettiğimizde bunu neden merak ettiğimizi kendimize soralım; eğer merak ettiğimiz şeyin cevabında bizim yaşamımıza değen, geliştiren, değiştiren bir şeyler yoksa o şeyi merak etmeyelim.</p><p style="text-align: center;">Sağlıksız iletişimleri sürdürmeyelim. Zayıf yanlarımızı besleyen iletişim biçimlerini egomuzun demirden pençelerine rağmen koparalım, geride bırakalım, canlandırmayalım.</p><p style="text-align: center;">Sevdiklerimizden vazgeçmeyelim, tüm toz toprağa, bazen yağmura ve fırtınalı günlere rağmen birbirinden vazgeçmediğini görmek güzel, güneşli bir günün değil koskoca güzel bir yaşamın da habercisi ve garantisidir de. Uzun yıllar geçtikten sonra göreceksiniz yan yana duran ağaçların kökleri birbirine dolanır, yaşamın öz suyunu birlikte alırlar topraktan. Rüzgar günün birinde birini yana eğse bile, toprağın altında diğerine sarılmış kökleri ile biri diğerini tutar, birlikte yeşillenirler ilkbaharda. Bunu da bir yerden duymuştum; köklerini göremezseniz insanların ilişkilerinin, köklerimizin sarılacağı kişiyi bulduğumuzda bunu anlarız ama köklerimizin dayanıklılığını anlamamız için mutlaka rüzgar çıkması gerekir.</p><p style="text-align: center;">Tercih yapalım. Dostluk, sevgililik, evlilik, aile aslında tercih yapmaktır. (Belki aile biraz dışında kalabilir) Güçle yanında duralım tercihlerimizin, onlara leke sürmeyelim, sürdürmeyelim.</p><p style="text-align: center;">Bu yıl iyice eğlenelim, öğrenelim. Kendimize gerçekten vakit ayıralım, çakraları makraları boş verelim doğaya açılalım eğer fırsat ve şartlar hazırsa karların üzerinde yuvarlanalım.</p><p style="text-align: center;">Metroda turnikenin üzerinden atlayalım, gözlüklerimizi, lenslerimizi atalım, iki ayağımıza farklı çoraplar giyelim. Zaaflarımızı ilk vestiyere bırakalım.</p><p style="text-align: center;">Sahilde bol bol yürüyüş yapalım, vapurlara öpücük yollayalım, sokakta gördüğümüz her hayvana selam verelim, pişman olacağımız şeyler yapmaktan kaçınalım diyemem çünkü hayat bu elbet pişman olacağımız şeyler de yapacağız bundan çekinmeyelim. Ne demişler; <b>"hatasız kul olmaz, hatamla sev beni"</b></p><p style="text-align: center;">Bol bol mola verelim, dinlenmeden çalışılmaz.</p><p style="text-align: center;">Bu yazıyı sekiz arkadaşımıza gönderelim, başımız göğe erecektir.</p><p style="text-align: center;">Hayatın bize verdiği bu yeni şansı kahkahalarla karşılayacağımız bir yıl dilerim. </p><p style="text-align: center;"><b>2022</b> kapıyı çalınca onu kırmızılar içinde sevgiyle karşılayıp sitem yerine sevgiyle uğurlayalım.</p><p style="text-align: center;">Mutlu seneler!</p><p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b><br /></b></p><p style="text-align: center;"><b> </b></p></div>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-65923445603096812992021-05-05T18:10:00.003+03:002021-05-05T18:10:33.671+03:00Bir Hıdırellez Duası<p style="text-align: center;"> </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEZBZnOn-exEX0edqNOxiTO6TZyb1RR946QIThruE5XZfnxJ4noEFOVHfeQloTRnaaZpYhB9Zj91WKs63x6lndBCc06c19osTkpMyl255gcV1XMNQO1wMjkx-k5gV3rj0oGyx2gE8xMVAC/s553/Bir+H%25C4%25B1d%25C4%25B1rellez+Duas%25C4%25B1.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="366" data-original-width="553" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjEZBZnOn-exEX0edqNOxiTO6TZyb1RR946QIThruE5XZfnxJ4noEFOVHfeQloTRnaaZpYhB9Zj91WKs63x6lndBCc06c19osTkpMyl255gcV1XMNQO1wMjkx-k5gV3rj0oGyx2gE8xMVAC/s320/Bir+H%25C4%25B1d%25C4%25B1rellez+Duas%25C4%25B1.jpg" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">Tüm dilekler yeryüzüne saçılsın. Hayaller, beklentiler Gül dalından toprağa, denizle suya karışsın. Herkesin payına Hıdırellez temennilerinden bir cümle düşsün: </p><p style="text-align: center;">"Bu yeni zamanda sevdiğim kim varsa, kendim de dahil sevebileceğim herkes de dahil... Sağlığı iyi olsun.</p><p style="text-align: center;">Kalbi ritmini çalsın, yanakları kiraz pembesi, dudakları bal olsun, teni sıcak kalsın, enerjisi dışına taşsın, ciğerlerinden nefes, midesinden gurultu, bacaklarından güç eksik olmasın.</p><p style="text-align: center;">Kanı bol olsun, damarlarında dönüp dönüp dolaşsın.</p><p style="text-align: center;">Sevdikleriyle bir arada olsun. Kolu kollarına değsin, gözü gözlerinin içine baksın, lafları birbiriyle başlasın. Nesi varsa bölüşecek biri olsun, nesi yoksa bulup getirecek biri olsun. Bu birileri az ama öz olsun. Bazıları dünyada tek olsun. Sevgisinin tamamını harcasın. Harcasın ki ona büyük bir miras kalsın.</p><p style="text-align: center;">Sevmekten bıkıp usanmayacağı biri olsun. Onun yeri ayrı olsun, onu soysun, başucuna koysun ama yalan uydurmasın. O her şeyine, her haline tek tanık olsun. Bir hareketiyle güldüren, bir hareketiyle ağlatan olsun, duyguların hepsi onda olsun, kalbi buna teslim olsun, bütün şarkılar onu anlatsın, aşık olsun, sırılsıklam olsun, kurumasın.</p><p style="text-align: center;">Yapmaktan bıkıp usanmayacağı bir işi olsun. Başarının gerçek adının bu olduğunu unutmasın. İbadet eder gibi, bu keşfini her gün yeniden kutlar gibi, onu yapıp dursun, yaptıkça daha iyi yaptığını görsün. Daha iyi yaptıkça bunu başkaları da görsün. O başkalarının bunu gördüğünü dış gözüyle görsün, iç gözüyle işine baksın.</p><p style="text-align: center;">Neşesi bol olsun.</p><p style="text-align: center;">Kendini mutlu etsin, durduk yere neşelenmek nedir bilsin. İçinde bir şey durup durup zıplasın. Duydukları, gördükleri onu gıdıklasın, kahkaha attırsın, gürültü çıkarsın. Saçma şeyler söylesin. Çocuklukta en şımardığı ana sık sık gidip gelsin. Nereye gidip geldiği bilinmesin.</p><p style="text-align: center;">Değiştirmek istedikleri değişsin.</p><p style="text-align: center;">İçte ve dışta, iyi günde, kötü günde tadilat yapsın. Eskilerini atsın, ruhunu havalandırsın, kapıda hep kamyonu dursun, dilediği yere taşınsın. Kendinden taşınmak isterse, içindeki güç dışındaki sevgi ona yardımcı olsun. Bileği bütün alışkanlıklarıyla, bağımlılıklarıyla güreşsin.</p><p style="text-align: center;">Bir şey ona sürpriz olsun. Günlerinden bir günü, bir pakete sarılı olsun. Açılınca içinden hiç beklemediği güzel bir haber çıksın. Bugün üç yüz altmış beşten herhangi biri olsun. Öylesine bir pazartesi, arkaya kavuşturduğu ellerinde, unutulmaz bir salı saklasın. Öyle tahmini mümkün olmayan bir şey olsun ki bu hayatın zekasını anlatsın.</p><p style="text-align: center;">Bir hayali gerçek olsun. Bir hayale gözünü yumsun. Peşinden koşup onu sobelesin, hayalini kendinden saklamasın. Bir çizgi filmde olduğunu, her şeyin mümkün olduğunu unutmasın.</p><p style="text-align: center;">Bu duayı okusun, kendi sesiyle duysun. Duası gerçek olsun.</p><p style="text-align: center;">Her kelimesine şükretsin, tek satırına nazar değmesin."</p><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-792557546064857832021-03-08T18:09:00.002+03:002021-03-09T13:22:31.782+03:00Kadınlar Ne İster?<p><br /></p><p style="text-align: center;"> </p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZEGkkOZSrEG4g-p6u6hoHEfx0tdNV6ju5LE72zMZBipLK06o8IvHw-7oLl7_shYvfcTKf9XptE9MdPKf6mblCTigs9b5fpG2a8B04Zmjdu1nlGzFE1GP3UNP8yBjEITeztnp8GCLlDx5t/s800/8_mart_dunya_kadinlar_gunu_ofix_blog.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="500" data-original-width="800" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhZEGkkOZSrEG4g-p6u6hoHEfx0tdNV6ju5LE72zMZBipLK06o8IvHw-7oLl7_shYvfcTKf9XptE9MdPKf6mblCTigs9b5fpG2a8B04Zmjdu1nlGzFE1GP3UNP8yBjEITeztnp8GCLlDx5t/s320/8_mart_dunya_kadinlar_gunu_ofix_blog.jpg" width="320" /></a></div><br /><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;">8 Mart 1857 tarihinde ABD'nin New York kentinde 40.000 dokuma işçisi daha iyi çalışma koşulları istemiyle bir tekstil fabrikasında greve başladı. Ancak polisin işçilere saldırması ve işçilerin fabrikaya kilitlenmesi, çalışan kadınlara baskı yapılması ve hemen arkasından da çıkan yangında işçilerin fabrikanın önünde kurulan barikatlardan kaçamaması sonucunda çoğu kadın 129 işçi can verdi. Kadın işçilerin böyle haksızca ölmeleri ABD ülkesinde geniş tepkiler aldı. Hazırlanan cenaze törenine 10.000'den fazla kişi katıldı.</p><p style="text-align: center;"><a href="http://blog.milliyet.com.tr/8-mart-dunya-kadinlar-gunu/Blog/?BlogNo=352331">http://blog.milliyet.com.tr/8-mart-dunya-kadinlar-gunu/Blog/?BlogNo=352331</a></p><p style="text-align: center;">Çıkış noktası bu kadar acı olan bir günü "kutlamak" değil de "anmak" daha yerinde bir hareket... Kitap alıntıları, sözler, şiirler, çiçekler, böcekler, küçük ev aletleri ve kozmetik indirimleri güzel olabilir ama davranışlara yansımıyorsa komik oluyor. Nasıl ki bir kadının her şeyden önce normal bir insan gibi kendine maddi, manevi yetebilecek şekilde yetiştirilmesi şart ise karşısına çıkan kişilerin de onun her şeyden önce insan olduğunu kabul ederek ona göre muamele etmesi gerekir.</p><p style="text-align: center;">İhmal edilen, okuma hakkı elinden alınan, ne hissettiği bile sorulmayan, dışarıya karşı güçlü durmak adına duygularını ifade etmesine izin verilmeyen, eve kapatılan, gece rahat rahat dışarı çıkamayan, kendini bir türlü güvende hissedemeyen, sürekli fiziksel özelliklerinden bahsedilen, işler istediği gibi gitmediğinde vurulan, kırılan, en sonunda öldürülen kadınların ve bir zamanların kız çocuklarının büyüdüğü topraklardayız halen ve sebep her ne olursa olsun hiçbir insan bunları yaşamayı hak etmez.</p><p style="text-align: center;"><b>Kadınlar Ne İster?</b></p><p style="text-align: center;">Kadınlar istemedikleri şeyleri yapmamak ister.</p><p style="text-align: center;">Kadın sevgilisinden ayrıldığında erkeğin bunu kabullenmesini ister.</p><p style="text-align: center;">Kocasından boşanmak istediğinde adamın bela olmamasını ister.</p><p style="text-align: center;">İstediği gibi giyinmek, istediği yerde ve istediği zamanda olmak ister.</p><p style="text-align: center;">Kadın 6 yaşında bir çocukken çıplak ayakla koşup, komşunun kapısını çalıp "amca yetiş babam annemi dövüyor, onu öldürecek" demediği bir çocukluk ister.</p><p style="text-align: center;">Kadın çocuklarının yanında dayak yememek hatta çocuklarının gözleri önünde öldürülmemek ister.</p><p style="text-align: center;">"İlk yemeği anasının memesinden gelen ve yediği çanağa tükürmekte sakınca görmeyen erkek, o kadar çok kadın gömer ki artık toprak bile dişidir. Bu yüzden toprak, '<b>ana'</b> diye bilinir." </p><p style="text-align: center;">Mobbingin, şiddetin, iş ve sosyal hayatta eşitsizliğin olduğu böyle bir dönemde hemen hemen her gün en az 1 kadın cinayeti haberine denk gelmek içimi daha da yakıp kavuruyor. Geçmiş ilişkilerimde aldatılmayı, psikolojik şiddeti dibine kadar yaşamış bir kadın olarak bu travmalarım maalesef peşimi bırakmıyor. </p><p style="text-align: center;">Oysa olaylara hep daha yüksek bir boyuttan bakmayı öğrenmiştim; manevi öğretilere göre ruh dünyaya genişlemek yani tekamül etmek için gelir ve bunu yaşam deneyimleri üzerinden yapar. Hatta bana en zor deneyimleri yaşatan kişiler, beni en çok seven ve manevi gelişimim için hayatımdaki en zor görevleri üstlenen ruhlardır. Onlar sadece görevlerini yerine getirirler. Dünyayı ve hayatımı; ruhumun büyüyüp, gelişip zenginleşmesi için bir tiyatro sahnesi; yaşamı, yaşam deneyimlerimi tekamül sürecindeki sergilenen oyunlar ve ilişki kurduğum kişileri de birer oyun arkadaşı olarak görmek beni dünyanın maddi düzleminden çıkarıp egomun tuzaklarından koruyor. Manevi gücümü bu şekilde buluyorum. Ta ki bir kadın cinayeti haberi duyana kadar sonra yine işler başa dönüyor ve tüm enerjim yerle bir oluyor.</p><p style="text-align: center;">Şu an ben bu yazıyı yazarken bile kim bilir kaç kadın taciz ediliyor, ölümle tehdit ediliyor, darp ediliyor, sakat bırakılıyor ve öldürülüyor; sosyal medyaya yansıtılınca infial yaratan olaylar bile bir kaç gün sonra unutuluyor.</p><p style="text-align: center;">Üzgünüm, yorgunum ve kırgınım.</p><p style="text-align: center;">Ah canım kadınlar!</p><p style="text-align: center;">Kadın güzelliktir, temizliktir, hoşluktur.</p><p style="text-align: center;">Kadın doğası gereği çeki düzen verir.</p><p style="text-align: center;">Kadınlarla yaşamaya ve çalışmaya alışmış erkekle, kadından mahrum bir hayatı olan erkek arasında dağlar kadar fark vardır.</p><p style="text-align: center;">Bir kız evladı, kız arkadaşı ya da sevgi ve saygı bağı ile birlikte olduğu bir eşi olan erkek çok çok çok farklıdır.</p><p style="text-align: center;">Kadına bağlılığı olan veya alışkanlığı olan adamın kendisine gösterdiği asgari kişisel özen dışında yüreğinde mutlaka şefkat ve sevgi vardır; az ya da çok muhakkak vardır. Görmek isterseniz bunu görürsünüz çünkü muhatap kadın bir şekilde bu değerli duyguları o adamın içine yerleştirir. İstemli veya istemsiz bunu yapar.</p><p style="text-align: center;">Sonuçta kişi nispeten daha olumlu, çevreye karşı daha anlayışlı ve duyarlıdır.</p><p style="text-align: center;">Farkında değilsiniz belki ama kadınların üzerinizde o kadar pozitif etkisi var ki beyler...</p><p style="text-align: center;">Hayata karşı duruşumuzla, bakış açımızla, düşüncelerimizle hepimiz birbirimizden farklıyız. Çeşit çeşit, kendimize has ve benzersiz kadınız.</p><p style="text-align: center;">"Dünya yüzünde gördüğümüz her şey kadının eseridir." diyen Atatürk'e de minnet doluyuz.</p><p style="text-align: center;"><b>Ve son olarak;</b></p><p style="text-align: center;">Kadınlar!</p><p style="text-align: center;">Güç kendi içimizde, kalbimizde, merhametimizde, sevgimizde, yoktan var eden ellerimizde, sabırla dolup taşan ruhumuzda.</p><p style="text-align: center;">Biz var ya çok güzeliz!</p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-50663395292240974672021-02-14T18:35:00.004+03:002021-02-27T18:00:33.572+03:00Aşkta Yarın Yoktur<p style="text-align: center;"></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgDf4_TBa2Xy_rZDPTS-EffsTjeYGhzRix3pjxyNVsdCZyJwvkYTx2ZB1tEt1MKSR4majycHOwz7_Le08Ek5ASvxduPUMU35QSH_R5lyE_WpwmEKZiidlVfGUgigyLRixiOrHFwo-Mbx4VG/s526/ask-fotograflari-gunesten-kalp.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="526" data-original-width="419" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEgDf4_TBa2Xy_rZDPTS-EffsTjeYGhzRix3pjxyNVsdCZyJwvkYTx2ZB1tEt1MKSR4majycHOwz7_Le08Ek5ASvxduPUMU35QSH_R5lyE_WpwmEKZiidlVfGUgigyLRixiOrHFwo-Mbx4VG/s320/ask-fotograflari-gunesten-kalp.jpg" /></a></div><br /> <p></p><p style="text-align: center;">Aşk bu dünyanın ölçüleriyle açıklanamaz sevgili. O ilkel bir acıdır, yaban bir ağrıdır. Gelir ve içimizdeki o çok eski bir şeye dokunur. Sonra bir perde açılır ve yolculuk başlar. Bu yolculukta artık para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular yoktur. Aşkın kendi gerçekliği vardır sevgili. İnsan bir başka ışığa teslim olur.</p><blockquote style="border: none; margin: 0px 0px 0px 40px; padding: 0px; text-align: left;"><p style="text-align: center;">Aşkta yarın yoktur sevgili. Zaman ileri doğru değil, içeri, yüreklere, derinlere doğru işlemeye başlar. İnsan korkusuz olur, daha derinden anlamaya başlar, bilgeleşir. Hiç bilmediği sezgileriyle buluşur. Yükü çok ağırdır, kendiyle buluşmuştur. Hem dışındadır dünyanın hem de ta ortasında.</p><p style="text-align: center;">Hindistan'da Ganj Nehri'nin kıyısında yakılan yoksul adamın hissettikleri de onunladır, yitirdikleri de. New York'ta bir sokakta, kartondan kulübesinde yaşayan kadının çıplak yalnızlığı da. Her şey onunladır, ona emanettir sanki, ama o çıldırtıcı bir yalnızlık içindedir yine de.</p><p style="text-align: center;">Aşkın kültürlü olmakla, bilgili olmakla da ilgisi yoktur sevgili, kanımıza karışan ilkel acı, o yaban ağrıyla hiçbir kitabın yazmadığı hakikatlere daha yakınıdır, inan!</p><p style="text-align: center;">Kim demişti hatırlamıyorum, aşk varlığın değil yokluğun acısıdır diye. Belki de bu yüzden ilk gençliğimde, o yoğun aşık olduğum yıllarda, gözüme uyku girmez, dudağımda bir ıslıkla bütün gece şehri, o karanlık, o hüzünlü sokakları dolaşır, insanları uykularından uyandırmak isterdim. Uyanıp içimde derin bir sızıyla uyanan o derin sancının acısına ortak olsunlar diye.</p><p style="text-align: center;">Aşk çok eski bir şeydir sevgili. Onun içinden o çileli çocukluğumuz geçer. Sevdiğimiz insanların çocuklukları da. Oradan üvey anneler, eksik babalar, parasız yatılılar geçer. Ve sonra aşk bütün bunları alır, daha da eskilere gider, hep o eski acıya, o yaban ağrıya.</p><p style="text-align: center;">İnsan bazen nedensiz yere umutsuzluğa kapılır. Kimselere veremez sevgisini, kimselere kendini anlatamaz, evlere kapanır.</p><p style="text-align: center;">Bazen denizler, kıyılar çeker insanı. İnsan bu kapılmayı anlayamaz. Oysa çok eski bir yerde yaşanmasından korkulup vazgeçilmez aşkların sızısıdır bu. Bu sızı, bu yenilgi mevsimlerle, yıllarla devredilir başka insanlara. Bir insanın yaptığı bir hatanın tüm insanlara yayılması gibi.</p><p style="text-align: center;">İşte şimdi biz de sevgili, ya olmadık zamanlarda umutsuzluğa kapılıp soluğu evlerde alacağız ya da denizler, kıyılar çekecek bizi. Nasıl biz başkalarının korkaklığını taşıyorsak, başkaları da bizim korkaklığımızı taşıyacak, yenilgimizi, umutsuzluğumuzu.</p><p style="text-align: center;">Birazdan sabah olacak. Para, tarifeler, beklentiler, randevular, taksitler, iş, anneler ve korkular başlayacak. Bunlar varsa ve bizim için geçerliyse aşk yoktur ve hiç olmamıştır sevgili. Birbirimizi kandırmayalım.</p><p style="text-align: center;">Hadi güne hazırlan. Yaşadıklarımızı unutmaya çalış. Aşk bize güvenip verdiği büyüsünü, sırlarını, cesaretini, bilgeliğini ve o ilkel, o yaban ağrısını geri alacak. Bunlar olurken içimiz bir an çok üşüyecek, sonra geçecek...</p><p style="text-align: center;">Hadi, oyalanma birazdan yarın olacak.</p><p style="text-align: center;">Aşkta yarın yoktur sevgili!</p><p style="text-align: center;"><b>Not: Yazarını bilmediğim bu anlamlı yazı için teşekkür ederim. 14 Şubat Sevgililer Günümüz kutlu olsun.</b></p></blockquote>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-36315470800087901382020-12-31T14:07:00.004+03:002021-02-27T18:07:25.521+03:00Yeni Yıl Hikayesi: Umudun Adı 2021<blockquote style="border: none; margin: 0px 0px 0px 40px; padding: 0px; text-align: left;"><p style="text-align: center;"> <span style="text-align: left;"> </span></p><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1UBDXQXK-qF8fAP0em4s0a3o_jZY36svm4tRfVPaq6cw7pRc3yRTaYhwam1T8bWsLZGgSCm1Bc74n5UuYJU7lhRV-YrLZJNjWvqXa2tLvpUTVoLmZLWbwJMJ3ckslyDhcGWHt9ZdkOPjV/s848/Yeni+Y%25C4%25B1l+Hikayesi.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="565" data-original-width="848" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEg1UBDXQXK-qF8fAP0em4s0a3o_jZY36svm4tRfVPaq6cw7pRc3yRTaYhwam1T8bWsLZGgSCm1Bc74n5UuYJU7lhRV-YrLZJNjWvqXa2tLvpUTVoLmZLWbwJMJ3ckslyDhcGWHt9ZdkOPjV/s320/Yeni+Y%25C4%25B1l+Hikayesi.jpg" width="320" /></a></div><br /><div style="text-align: center;"><span> </span></div></blockquote><p> </p><blockquote style="border: none; margin: 0px 0px 0px 40px; padding: 0px; text-align: left;"><div style="text-align: center;"><span style="text-align: center;">Kahvesinden bir yudum aldı, halen sıcaktı. Soğumasını beklerken gün boyu neler yaptığını düşündü. Bir şey yapmış gibi gelmiyordu. Senenin geri kalanı gibi bugünü de boş geçirmiş hissetti. Neredeyse gece yarısı olacaktı ve sonra yeni bir yıl başlayacaktı. </span><b style="text-align: center;">Yeni yıl. </b><span style="text-align: center;">Bunun ne anlama geldiğinin pek de farkında olduğu söylenemezdi. Her yıl sonunda kendi kendine bunu sorgulardı. Neden yeni yılın başlangıcı büyük bir şeymiş gibi geliyordu insanlara? İçinden bu soruyu geçirirken belli belirsiz tebessüm etti. Cevabını bulamadığı soruları düşünmekten büyük zevk alıyordu. Kendince bazı cevapları vardı mesela senenin bitmesiyle o seneki kötü şeylerin yok olacağı sanısı ve yeni yılla birlikte her şeye sıfırdan başlayarak güzel şeyler yaşanacağı hissi olabilirdi sebeplerden biri. Zaten sırf bu yüzden her yıl sonunda belli başlı ritüelleri yapmıyor muydu? Misal ne kadar mesaj, mail varsa siliyor adeta telefonunu, bilgisayarını hatta beynini de bu şekilde sıfırlamış olduğuna inanıyordu. "umut" diyordu buna kısaca, bir umutla yaşıyordu insan. Umut yaşamın kaynağı gibi bir şeydi. "umutlu olmak güzel şey" diye geçirdi içinden ama kendisi pek umutlu sayılmazdı. Öldürmeyecek kadar umutluydu sadece çünkü bu anca yetiyordu ona. Zaten çevresinde de hep negatif ve hiçbir şeyden zevk almayan bir insan olarak anılıyordu. Halbuki o öyle düşünmüyordu. Belki biraz gerçeğin, biraz da mantığın esiri olmuştu, o kadar.</span></div></blockquote><blockquote style="border: none; margin: 0px 0px 0px 40px; padding: 0px; text-align: left;"><p style="text-align: center;">Birden kahvesi aklına geldi ve büyükçe bir yudum aldı fincanından. Soğumuştu ama içilebilirdi. Karşısındaki şömine onu yeterince ısıtıyordu zaten. Şöminedeki odunların çıtırtılarını duymaya başladı. Yeni mi başlamışlardı çıtırdamaya yoksa hep vardı da o mu fark etmemişti, bilmiyordu. Önemi de yoktu, bu sesi dinlemeyi seviyordu. Kahvesinden bir yudum daha alarak gözlerini alevlere dikti. Yine yeni yılı düşünüyordu. Havai fişekleri duymayacak kadar şehre uzak olduğu için sevindi. Kutlamalardan oldum olası nefret ediyordu. Bu yüzden her doğum gününde ve yılbaşında bir günlüğüne bu küçük dağ evine gelirdi. Huzur verici bir yerdi burası onun için. Yalnızlığı ve düşünmeyi çok seviyordu zaten. Hatta az sonra telefonunu da kapatacaktı. Bu anın bozulmasını istemiyordu. Onun kutlama şekli de böyleydi ya da kutlamadan kaçma şekli. Yine de insanları biraz anlayabiliyordu. Eğlenmek istemelerini, sıkıcı hayatlarına kısa bir mola verme ihtiyaçlarını, mutlu olma çabalarını anlıyor ve hatta takdir ediyordu. Kendisi de bazen öyle olmak istiyordu fakat çok zordu. Hem halinden de memnundu, değişmeye niyeti pek yoktu.</p><p style="text-align: center;">Birden gözlerini kapattı, uzun süre ateşin ışığına bakmaktan gözleri yanmıştı sanki. Birkaç saniye öylece durdu. Sonra yavaşça gözlerini açtı ve oturduğu yerden kalktı pencerenin kenarına gitti. Perdeyi araladı ve sağ kolunun kenarıyla camdaki buğuyu sildi. Kuru bir karanlık hakimdi dışarıda. Kar yağmamıştı bu sene. Her sene biraz daha değişiyordu dünya. İyi değil kötüye doğru gidiyordu hem dünya hem insanlık; salgınlar, depremler, kuraklıklar, cinayetler. Hem dünya hem insanlık alışmıştı ama buna. Otuz dört yılda insan her şeye alışıyordu. Dile kolay otuz dört yılı devirmişti ve yolun yarısına sadece bir yılı kalmıştı. "yaş otuz beş, yolun yarısı eder" diye espri yapacaktı yaşını soranlara. </p><p style="text-align: center;">Saatine baktı, çoktan yeni yıla girmişti bile. Bunun farkına varamamış olmak az da olsa neşelendirmişti. Müzik dinlemek istiyordu. Yanı başında duran, eskiden kalma pikabın kapağını kaldırdı, hafifçe üfleyerek tozunu aldı, sevdiği plaklardan birini koyup tekrar şöminenin karşısına geçti.</p><p style="text-align: center;">Ateşin dalgalanan ışığı ve o çok sevdiği kokulu mumlar dışında odayı aydınlatan bir şey yoktu. Evde de ışıkları genelde yakmazdı, öbür türlü gözleri çok yoruluyordu ve loş ortamları da oldukça seviyordu. Kısık seste çalan müzik ve yanan odunların çıtırtısı arasındaki ahenk gecenin bu karanlığına çok yakışıyordu. Şimdi en sevdiği şarabını açmak için mutfağa doğru gitti.</p><p style="text-align: center;">Aslında bir çok sevdiği ve zevk aldığı şey olduğunu fark etti. Çevresindekiler kendisi hakkında yanılıyordu, zaten yanıldıklarını biliyordu ama şimdi bunu kendince ispatlamıştı. Gerçi bu bir şeyi değiştirmeyecekti tıpkı yeni yılın ilk günün bir önceki günden farkı olmaması gibi. İnsanlar da kendisi hakkında halen aynı şeyleri düşünmeye devam edeceklerdi. Düşünceleri değiştirmeye gücü yetmiyordu ve önceki yılın bitmesi "yeni yıla" girildiği anlamına gelmiyordu.</p><p style="text-align: center;">Düşünmekten sıkılmıştı artık. O çok sevdiği şarabından bir yudum aldı sonra bitmesine az kalan kitabını okumak için kitaplığına yöneldi, kitabın hangi sayfada kaldığını gösteren ayracına baktı uzun uzun işte bu da bir umut değil miydi?<b> "2021 umudun adı olsun"</b> diye geçirdi içinden ve olduğu yerde sızana kadar okumaya devam edecekti kitabını zaten yapacak başka da bir şey yoktu.</p></blockquote><p style="text-align: center;"><br /></p>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-29239310037652574002020-11-01T17:15:00.001+03:002020-11-01T21:07:47.516+03:00Ben İyiyim Ama Biz İyi Değiliz!<div><br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjDexBvGiVk4sum1rhCWzOyaD8XCgBv4JpARrtrgFHmRhZPSE6Tb6byCV7713yfUvViI8M5NHBr_X4xFRr7erWI17hdBBKajBSN7PPfI0_rSu6HTHZAzlxf_8xxfg03FoL8-YQp2Qw7dYg/s247/Ben+%25C4%25B0yiyim+Ama+Biz+%25C4%25B0yi+De%25C4%259Filiz.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="170" data-original-width="247" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjjDexBvGiVk4sum1rhCWzOyaD8XCgBv4JpARrtrgFHmRhZPSE6Tb6byCV7713yfUvViI8M5NHBr_X4xFRr7erWI17hdBBKajBSN7PPfI0_rSu6HTHZAzlxf_8xxfg03FoL8-YQp2Qw7dYg/s0/Ben+%25C4%25B0yiyim+Ama+Biz+%25C4%25B0yi+De%25C4%259Filiz.jpg" /></a></div><br /><div><br /></div><blockquote style="border: none; margin: 0px 0px 0px 40px; padding: 0px; text-align: center;">Depremin ilk şokunu üzerimden anca atabildim. Günlerdir doğru düzgün uyuyamadığım gibi sürekli ağlıyorum, psikolojim gerçekten çok kötü durumda. Tarih 30.10.2020 saat 14:51'de Karşıyaka Çarşı'da(bilmeyenler için son derece kalabalık bir yerdir) yakalandım depreme. Hiç bitmeyecek gibi dipten gelen korkunç bir sarsıntıydı, normalde deprem fobim yok ancak bu kez elim ayağım titreyerek olduğum yerde kaldım. Daha önce çok defa depremi yaşamış bir kişi olarak bunun hiçbirine benzemediğini işte o an anladım. Yukarıdan parçalar düşmeye başladığında evdeki ailem ve sevdiklerimden başka bir şey düşünemedim. Annem deprem korkusunu çok yoğun yaşayan babam anneme oranla kısmen daha sakin kalabilen insanlar "Allah'ım onlara bir şey olmasın ne olur!" diye paniklemeye başladığımı hatırlıyorum. Etrafımda çığlık atıp "çocuğum evde yalnız" diye bağıran anneler, karnını tutup ağlamaya başlayan hamile kadın, elindeki poşetlerle olduğu yere çökmüş şok geçiren yaşlı bir teyze ve ne olduğunu anlamlandırmaya çalışan kasketli amca, hıçkırarak ağlayıp annesine sarılan çocuklar ve dehşet içinde koşuşturan insanlar vardı. Evimizle çarşının arası normalde 10-15 dakikadır ben koşarak 5 dakikada eve gelmişim fark etmedim bile... Neyle karşılaşacağımı bilmeden o kapıyı açıp içeriye girdim. Annem dua edip ağlıyor babam da onu sakinleştirmeye çalışıyordu. Çok şükür evimiz sağlamdı ve kimseye bir şey olmamıştı. Kırılan, devrilen eşyaları toparlayıp temizlerken depremin kaç şiddetinde olabileceğini tahmin etmeye çalışıyordum. </blockquote><div style="text-align: center;"><b><br /></b></div><div style="text-align: center;"><b>İzmir Seferihisar açıklarında 6,6 büyüklüğünde deprem: 58 can kaybı, 930 yaralı</b></div><div style="text-align: center;"><b><br /></b></div><div style="text-align: center;">Ege Denizi'nde merkez üssü İzmir'in Seferihisar ilçesi açıkları olan depremde can kaybı 58'e yükseldi. Yaralı 930 vatandaştan 702'si taburcu edilmiş olup 228 vatandaşın tedavisi devam etmektedir. İzmir'de halen 8 binada arama kurtarma çalışması yürütülmektedir. </div><div style="text-align: center;"><b>Kaynak: </b><span style="text-align: left;"><b>https://izmir.afad.gov.tr/izmir-seferihisar-depremi-duyuru-38-01112020---1500</b></span></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Yıkıcı depremin ardından Sığacık mahallesini vuran Tsunami sonrasında denizdeki yüzlerce tekne açığa sürüklendi. Kale içinde bulunan tüm dükkanlar ise sular altında kaldı. Binlerce turistin uğradığı tatil yöresi sessizliğe büründü.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Gelen haberler bu yönde ölü sayısı artıyor göçük altında kalanlardan bir de arkadaşımın ablası ve yeğeninin olduğunu öğrendim acım ikiye katlandı. Cuma gününden beri sürekli artçılar yokluyor; endişeli, yorgun ve huzursuz hissediyorum kendimi.</div><div style="text-align: center;">İnsanların enkaz altından çıkarılmaları için verilen mücadeleyi tv önünde ya da internetten izleyerek öylece beklemek nasıl bir çaresizlik? </div><div style="text-align: center;">Depremi bu kadar yakından acısını da böylesine derinden yaşarken bir de sosyal medyadaki andavalların yazıp çizdiklerine sinir olup içerledim. Ulusal bir acıda bile birleşemeyen, biz olamayan bir güruh var maalesef! İnsanlığını ve vicdanını kaybetmiş bu zavallılar için diyebileceğim tek şey sınanmadığınız bir acı için konuşmanız ya da yorum yapmanız çok kolay. Allah sizi ıslah etsin.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">İşini doğru yapmayan aç gözlü müteahhitler, denetim zafiyetindeki her türlü kurum ve "işini sağlam yap pazarlık sonraki konu" demek yerine "bana 1 daire daha fazla ver" diyen mal sahibi hepiniz üst üste konup aynı binada çökseniz sorun değil de sizin gibiler yüzünden masumlar ölüyor, nice hayaller ve yarınlar yerle bir oluyor. Sebep olduğunuz travmaların, yarım kalan hayatların vebali boynunuza...</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><b>Deprem Çantası</b></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Uzmanlar doğru bir şekilde hazırlanan ve muhafaza edilen deprem çantasının hayat kurtaracağını belirtiyor.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Yüksek kalorili, vitamin ile karbonhidrat içeren hemen bozulmayacak gıdalar</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">-Tüm aile üyelerini düşünerek çantanın içinde su bulundurmak</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">-Sürekli kullandığınız ilaçlar</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Konserve</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Düdük</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Islak Mendil</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- El Feneri</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Çok amaçlı çakı</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- İlk yardım çantası</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Para</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Kıymetli evraklar</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Giysi</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Ayakkabı</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Çadır</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">- Battaniye</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Takip ettiğim kadarıyla giyilmemiş kıyafet, kuru gıda kolisi, su, battaniye, maske, hijyenik ped, dezenfektan, çocuk bezi, ısıtıcı, oyuncak gibi ihtiyaçlar da söz konusu. </div><div style="text-align: center;">(Sosyal medya üzerinden pek çok yardım ve dayanışma dolu mesajlar da geliyor Allah herkesten razı olsun.)</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><b>Ben İyiyim Ama Biz İyi Değiliz</b></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Bakmayın siz ülkenin 3. büyük şehri, nüfusun azımsanamayacak kadar çok olduğuna, hepimiz bir şekilde tanırız biz İzmirliler birbirimizi.</div><div style="text-align: center;">Yeni biriyle konuşmalarımızda 3. dakikaya kalmaz hadi ya sen onun kuzeni misin, yeğeni misin, arkadaşı mısın diye cümleler kurulur. En az 2-3 ortak tanıdık çıkmıştır. Ondan sonra da sohbet 40 yıllık tanışır gibi devam eder.</div><div style="text-align: center;">Hatta abartmıyorum ülkenin neresine giderseniz iş için, tatil için 2 İzmirli denk geldiyse 3 dakikaya en az 10 tanıdık çıkarır. Bu İzmirlilerin hepsi bir şekilde tanışıyordur.</div><div style="text-align: center;">Bu enkazların altındaki benim değilse kardeşimin, onun değilse kuzenimin ya da bir arkadaşımın arkadaşı, kardeşi, eşi, annesi... Hepsiyle kesişen bir tanışıklığımız vardır İzmir'de.</div><div style="text-align: center;">bir gözümüz canlı yayınlarda, bir gözümüz telefona gelen bilgi mesajlarında, aklımız, dualarımız kurtarılacaklarda, hastanedeki yaralılarda, kalbimiz kaybettiklerimizde...</div><div style="text-align: center;">Sürekli soruyorsunuz ya nasılsın diye...</div><div style="text-align: center;">Ben iyiyim ama biz iyi değiliz!</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Son kişi de çıkana kadar hepimiz enkaz altındayız.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Kızgın olsan da affet, konuşabilme imkanın varken susma. Bir şeyleri değiştirme imkanın varsa bekleme. Sevdiklerinin, seni sevenlerin kıymetini bil. Ölüm var, her defasında bunu kendimize hatırlatmayı unutmasak mı? Çünkü hayat gerçekten çok kısa.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Ve son olarak; bu zor süreçte arayan soran, mesaj atan, varlığını bir şekilde dibine kadar hissettiren herkese çok teşekkür ederim. İnsan dostunu, düşmanını böyle zamanlarda daha net anlıyormuş.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">Geçmiş olsun İzmir'im, güzel memleketim, yaralarımızı birlikte saracağız inşallah.</div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div><br /></div><div><b><br /></b></div><div><b><br /></b></div><div><b><br /></b><div><br /></div><div><br /></div></div>Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-33662457368388133932020-03-20T15:51:00.002+03:002020-10-08T13:55:18.557+03:00Korona Günlerinde Halk<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4Zh11pfNTCZ0nsYvRrZ8uOkJkgk02zqSnaVPVGP0Kb3LQ_sM_v31ln8OmZDDkZkFtkjAI9-kJHIMZpTeRcpo8C-SEmK1vXixIRvNnuG0h_0_CXc-Y5VXrxoFHoyD078_tpdY29NfuEcYm/s1600/1361158.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="400" data-original-width="600" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEi4Zh11pfNTCZ0nsYvRrZ8uOkJkgk02zqSnaVPVGP0Kb3LQ_sM_v31ln8OmZDDkZkFtkjAI9-kJHIMZpTeRcpo8C-SEmK1vXixIRvNnuG0h_0_CXc-Y5VXrxoFHoyD078_tpdY29NfuEcYm/s320/1361158.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Dünya tarihine baktığımızda bir çağı kapatıp yeni bir çağı açan milat olaylar var işte bu virüs de dünya tarihinde yeni bir çağı açan salgın vakası olacak gibi görünüyor. Zor günlerden geçiyoruz; zihinsel, ekonomik, sosyolojik dengeler değişiyor. Madem "Evde Kal" sürecindeyiz ben de nette biraz araştırma yapıp virüsü daha yakından tanıyalım istedim.</div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Peki, nedir bu Corona (Korona) Virüsü</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Corona (Korona) virüsü hayvanlar arasında yaygın olan büyük bir virüs grubudur. Nadir durumlarda, bilim insanlarının zoonotik olarak adlandırdığı durumdur yani hayvanlardan insanlara bulaşabilirler.</div>
<div style="text-align: center;">
Coronavirus'lar (Cov), soğuk algınlığından Orta Doğu Solunum Sendromu (MERS-Cov) ve Ağır Akut Solunum Sendromu (Severe Acute Respiratory Syndrome, SARS-Cov) gibi daha ciddi hastalıklara neden olan bir virüs ailesidir. Yapılan kapsamlı araştırmalar sonucunda, SARS-Cov'un misk kedilerinden, MERS-Cov'un ise tek hörgöçlü develerden insanlara bulaştığı ortaya çıkmıştır. Henüz insanlara bulaşmamış olan ancak hayvanlarda saptanan birçok coronavirüs (koronavirüs) mevcuttur.</div>
<div style="text-align: center;">
Coronavirus'ların insanlarda dolaşımda olan alt tipleri (HCov-229E, HCov-OC43, HCov-NL63 ve HKU1-Cov) çoğunlukla soğuk algınlığına sebep olan virüslerdir.</div>
<div style="text-align: center;">
31 Aralık 2019'da DSÖ Çin Ülke Ofisi, Çin'in Hubei eyaletinin Vuhan şehrinde etiyolojisi bilinmeyen pnömoni vakalarını bildirmiştir. 7 Ocak 2020'de etken daha önce insanlarda tespit edilmemiş yeni Coronavirus (Koronavirüs) (2019-nCov) olarak tanımlanmıştır. Daha sonra 2019-nCov hastalığının adı COVID-19 olarak kabul edilmiştir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Coronaviruslar (Koronavirüs), Coronaviridae ailesi içinde bulunurlar. Başlıca dört türde sınıflandırılırlar. Bunlar: Alfa, Beta, Gama ve Delta Coronaviruslar'dır. (Koronavirüs) İnsan, yarasa, domuz, kedi, köpek, kemirgen ve kanatlılarda bulunabilmektedirler. (Evcil ve yabani hayvanlarda)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Belirtileri ve Çeşitleri Nelerdir?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bu virüs grubuna bağlı virüsler genellikle soğuk algınlığına benzer şekilde hafif ve orta derecede üst solunum yolu hastalığı olan insanları hasta edebilir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Birkaç gün süren yüksek ateş </div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Balgamlı ve/veya kuru öksürük</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Boğaz ağrısı</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Nefes darlığı (Nefes alma güçlüğü)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Burun akıntısı</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Baş ağrısı</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bağışıklık sistemi zayıf olan ileri yaştakiler ve çok genç olanlar için virüsün pnömoni veya bronşit gibi çok daha ciddi solunum yolu hastalığına neden olabilir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Enfeksiyonun yaygın belirtileri solunum semptomları; ateş, öksürük ve nefes darlığıdır. Daha ciddi vakalarda pnömoni, ağır akut solunum yolu enfeksiyonu, böbrek yetmezliği ve hatta ölüm görülebilir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Corona/ Covid-19 (Korona) Virüsten Korunma İçin Neler Yapılabilir?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Dünya Sağlık Örgütü,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Enfekte olmuş kişilerle yakın temastan kaçınmanın,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- El hijyenine dikkat etmenin, sık aralıklarla elleri en az 20 saniye sabun ve su ile yıkamanın; sabun ve su olmadığı durumlarda alkol bazlı el antiseptiği kullanmanın,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Çiftlik veya vahşi hayvanlarla korunmasız temastan kaçınmanın,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Enfekte olduysanız eğer mesafeyi korumanın, öksürürken, hapşırırken tek kullanımlık kağıt mendil ile ağzın ve burnun kapatılmasının; kağıt mendilin bulunmadığı durumlarda ise dirsek içinin kullanılmasının, ellerin yıkanmasının, gözlerinize, burnunuza ve ağzınıza dokunmaktan kaçınmanın,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Et, yumurta gibi hayvansal gıdaların iyice pişirilmesinin,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Hasta kişilerin mümkünse kalabalık yerlere gitmemesinin, eğer gitmek zorunda kalınıyorsa ağız ve burun kapatılmasının, mümkünse tıbbi maske kullanılmasının önemli olduğunu belirtmiştir.</div>
<div style="text-align: center;">
(<a href="https://medicana.com.tr/saglik-rehberi-detay/9023/corona-korona-virusu-nedir">https://medicana.com.tr/saglik-rehberi-detay/9023/corona-korona-virusu-nedir</a>)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Karantina Durumunda Evde Neler Yapılabilir?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Yazının bu kısmında kendi karantina günlüklerimden ve tavsiyelerimden bahsedecek olursak;</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Öncelikle ihtiyacımız kadar temel gıda ve temizlik ürünleri stoğumuz olmalı.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Evimizi, ofisimizi sık sık havalandıralım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Çok sık kullanılan kapı kolları, armatürler, lavabolar, oyuncakları temizleyelim. (Başak Burcu bir anne ve Yengeç Burcu bir babayla aynı evi paylaşıyorum söyleyeceklerim bu kadar!) </div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Zorunlu hallerde kalabalık ortamlarda bulunmuşsak "Expecto Patronum" diyerek elimizdeki kolonya şişesini üç kez sallamak suretiyle karşımızdakinin yüzüne püskürtelim. Şaka bir yana tıbbi maske ve eldiven kullanmaya dikkat edelim.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Öksürürken, hapşırırken insanların yüzüne yüzüne değil de tek kullanımlık kağıt mendil ile ağız ve burun kapatarak ya da dirsek içinin kullanılmasına özen gösterelim. (Lama gibi sokağa tüküren, insanın kafasına veya yüzüne hapşıran andavala gel de bunu öğret!)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Bağışıklık sistemimizi güçlendirmek için dengeli ve sağlıklı beslenelim, düzenli uykumuza dikkat edelim. Bu süreçte alkol ve sigara alışkanlığını bırakmaya çalışalım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Düzenli egzersiz veya spor yapalım. (Spor salonları kapalı biliyorum ama evde de spor yapabilmek mümkün yeter ki isteyelim; yaklaşık 2-3 aydır düzenli olarak <b>Daily Yoga </b>uygulaması ile Yoga'ya başladım ve kendimi o kadar iyi, huzurlu hissediyorum ki... Bunun dışında önceden aldığım Dumbell seti ve netten izleyerek deneyimlediğim karın kası egzersizleri sayesinde karnımda bıdık bıdık kaslar belirginleşmeye başladı bile.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Evde olmak benim gibi evini sevenler için dünyanın en güzel şeyi normal zamanda da çok fazla dışarı çıkmayı sevmediğim için çok da zorlanmayacağımı düşündüğüm bu süreçte; arkamıza yaslanalım, dinlenelim ve güvende, sağlıklı olduğumuz için Allah'a şükredelim.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Sinir bozucu haberler ve sosyal medyadan bir süre uzak kalmamız ruh sağlığımız için de önemli bir adım olacaktır. Onun yerine bize iyi gelen insanlarla telefonlaşmanın ya da görüntülü konuşmanın kimseye zararı olmayacaktır.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Daha fazla kitap, dergi, makale okuyup, film/dizi izleyerek zamanı hem boşa geçirmemiş olur hem de eğlenebiliriz. (Netflix ve BeinConnect en büyük yardımcım oldu.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Hobi edinelim, yarım bıraktığımız belki de hiç başlamadığımız her ne varsa bunu tamamlamak ya da buna başlamak için daha iyi bir zamanlama düşünemiyorum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Mutfakla aramız nasıl? Yeni tarifler öğrenebilir ve bunları deneyimleyebiliriz.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Kırmızı şarap ve JoyTürk Akustik eşliğinde yemek hazırlamak mı? Neden olmasın. (Çok abartmamak şartıyla!)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Ücretsiz online eğitim veren pek çok site var. Kişisel gelişimimiz için güzel bir adım olabilir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Ve tabii ki bildiğimiz bütün duaları okuyup yaradana sığınalım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Evde de yapılabilecek çok şey var aslında gerisi bizim yaratıcılığımıza kalmış.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Not: </b>Foça'da (yazlıkta) karantinada olursam en çok insanlardan uzak, sahilde haftada bir koşu yapıp; toprakla, bahçeyle haşır neşir olacağım diye seviniyorum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Naçizane tavsiyem bir süre sevdiklerimize değil ama pozitif enerjimize sımsıkı sarılalım; gazamız mübarek ola! Geçmiş olsun.</div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<b><br /></b>
<b><br /></b></div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-51372842355681763952020-02-09T17:08:00.003+03:002020-10-08T13:54:24.461+03:00Sadece İlk Kararı Vermekte Özgürsün<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhj6JY1lbKdcC3jbhQsx8tAe4W2kEoVjyZxoC1UYSS6DjXI4Q2Xs_utbvFlKazicW0yZBN34xdJGOWyXae-hdKTk0uruHmox_DUAe1YCMUIfPrsMbSs_UE6qR9-JQ1N-tvkCfgMXZKPbMaA/s1600/ruyada-kibrit-gormek.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="320" data-original-width="660" height="155" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhj6JY1lbKdcC3jbhQsx8tAe4W2kEoVjyZxoC1UYSS6DjXI4Q2Xs_utbvFlKazicW0yZBN34xdJGOWyXae-hdKTk0uruHmox_DUAe1YCMUIfPrsMbSs_UE6qR9-JQ1N-tvkCfgMXZKPbMaA/s320/ruyada-kibrit-gormek.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Adamın biri bilge bir kral olmakla ün salmış kralın yanına gider. Krala şunu sorar; "Efendim söyleyin bana hayatta özgürlük var mıdır?" Kral elbette der. "Kaç bacağın var senin?" Adam soruya şaşırarak "İki" efendim der. Kral: "Pekala, tek bacağının üstünde durabilir misin?" "Elbette" diye cevap verir adam. Kral "O halde hangi bacağının üstünde duracağına karar ver." Adam biraz düşünür ve sol bacağı üstünde durmaya karar verir. "Tamam" der kral "Şimdi de öteki bacağını kaldır." Adam şaşırır "Bu imkansız kralım" der. "Gördün mü?" der kral "Özgürlük budur. Sadece ilk kararı almakta özgürsün. Ondan sonrasında değil."</div>
<div style="text-align: center;">
Tiziano Terzani'nin Atlıkarıncada Bir Tur Daha adlı kitabında okuduğum bu küçük öykü yıllardır tartışılan özgürlük kavramı üzerinde bir kez daha düşünmeme yol açtı. Hayat gerçekten böyleydi. İlk kararı alıyordun ve gerisi o ilk karara bağlı olarak gerçekleşiyordu. Hayat hata kabul etmiyordu. İlk kararın doğruysa işler yolunda gidiyordu ama eğer yanlış bir karar aldıysan, her şey zincirleme yanlış gidiyordu.</div>
<div style="text-align: center;">
Mesela mesleğini seçerken... Hasbelkader, iyi düşünmeden, yeteneklerinin farkında olmaksızın bir meslek seçtiğinde ömür boyu işini zorla yapmaya mahkum oluyordun. İşinin başındayken başka bir iş yapmayı özlüyordun. Ama biliyordun ki özgürlüğünü kullanmış ilk kararı vermiştin ve yeniden başlama cesaretin yoktu. Bazı insanlar vardı hayatta... Onlar ise her şeyi artlarında bırakıp yeniden başlayacak kadar cesurlardı. Ama sen onlardan biri olamıyordun. Bunca emek, bunca çalışmayı sanki çöpmüş gibi bir çırpıda atıveremiyordun. Oysa göz ardı ettiğin bir şey vardı. Hayat çok kısaydı ve mutsuz olduğun işlerle zaman öldürmek aynı zamanda ruhunu öldürmekle eş anlamlıydı.</div>
<div style="text-align: center;">
Evlilik konusunda da iyi karar vermek gerekiyordu. Yanlış bir karar aynı evde yaşayan iki düşman yaratabilirdi. Aşk zorunluluğa dönüşebilir ve hayatını cehenneme çevirebilirdi.</div>
<div style="text-align: center;">
İlk kararı alıyordun, bu konuda özgürdün ama devamında senin kararına bağlı olmayan pek çok şey gerçekleşiyordu. </div>
<div style="text-align: center;">
Hayat kararlardan ibaretti ve kararlar birer kibritti. Doğru yerde ateşlendiğinde seni ısıtacak ateş, çorbanı kaynatacak ateş oluyordu, yanlış yerde ateşlediğin vakit ise içinde bulunduğun evle birlikte seni de yakıyordu.</div>
<div style="text-align: center;">
Hayat öyle basite alınacak bir oyun değildi. Oyunun kurallarını bilmen ve ona göre oynaman gerekiyordu. Ama çoğu zaman oyunun kurallarını bilmek yetmiyordu. Çok daha önemli olan başka bir şey vardı. Kendini bilmek... Ne istediğini, neyin seni mutlu edeceğini ve kim olduğunu, neler yapabileceğini bilmek zorundaydın. Ancak o zaman doğru kararlar veriyor ve mutlu bir hayata sahip oluyordun.</div>
<div style="text-align: center;">
Ve kararlar birer kibritti... Ya kendini yakıyordun ya da ısıtıyordun.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Not: </b>Hayatımdaki önemli karar aşamaları sırasında dönüp bu yazıyı tekrar tekrar okuyacağıma hiç şüphem yok, yazının sahibine teşekkür ederim.</div>
<div style="text-align: center;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-19934048318007893522019-12-31T17:45:00.002+03:002022-02-27T20:38:45.255+03:002020 Mi O Gelen?<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<br />
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEim6PyJzVmDRXAwLXFwhRi9g7wm9E2KJkcgEJZ1NE5zWBpEgBKrDuNnaTDRRBSwq4sEK9MQs8X0cUq9CHEC96BJqabgcxz-My8XI-FPY6TIivIIgrRAhRu44x1l4FMKQcE4kJzjw52JhEAX/s1600/2020-shutterstock_16_9_1577726321-880x495.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="495" data-original-width="880" height="180" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEim6PyJzVmDRXAwLXFwhRi9g7wm9E2KJkcgEJZ1NE5zWBpEgBKrDuNnaTDRRBSwq4sEK9MQs8X0cUq9CHEC96BJqabgcxz-My8XI-FPY6TIivIIgrRAhRu44x1l4FMKQcE4kJzjw52JhEAX/s320/2020-shutterstock_16_9_1577726321-880x495.jpg" width="320" /></a></div>
<br />
<br />
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Küçükken 2020 yılından bahsedilse bilim kurgu filminden bir sahne anlatılıyor sanıp korkup kaçabilirdim. Oysa o sene bu sene!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Hepimiz aralık ayının son günü geldiğinde hayatımızı muhakeme eder, memnun olmadığımız alışkanlıklardan kurtulmak isteğinin depreştiğini fark ederek geride kalan yılın muhasebesini yaparız.</div>
<div style="text-align: center;">
Gel gelelim bir çoğumuz kendimiz için hiçbir değişiklik yapmadan hayatımızın değişmesini ve sorunlarımızın kendiliğinden çözülmesini beklediğimiz için şubat ayı gelmeden yeni yıl kararlarını rafa kaldırırız.</div>
<div style="text-align: center;">
Zerrin Özer'in bir şarkısında dediği gibi; "evli olup bekar kalsam, çalışmadan zengin olsam, çok yiyerek zayıflasam, sevgilimden ayrılmadan her gün yeni aşk yaşasam."</div>
<div style="text-align: center;">
O işler öyle olmuyor işte... Bir bedel ödemeden hiçbir şey elde edemeyiz.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
İnsanız, zaman zaman hayatımızın saçını başını tarayıp onu bir düzene sokmak isteriz. Bunun için en uygun zamanlardan biri de yeni yıl. Bir liste hazırlayıp içine dileklerimizi koyup gökyüzüne gülümseyerek bu dileklerin gerçekleşmesini beklemek yerine gerçeğe dönüşmeleri için bir yol haritası çıkarmak daha faydalı olacaktır.</div>
<div style="text-align: center;">
Yeni yıla dair gerçekçi planlar, beklentiler, kararlar kişinin yaşam kalitesini artırırken, hayalperest bir yaklaşımla yapılmak istenen değişikliklerse ruhsal problemlerin habercisi olabilir. O yüzden her yıl olduğu gibi bu yılda; sana, bana, bize yani hepimize ayakları yere sağlam basan yeni yıl kararları alırken ilham verici bazı tavsiyeleri aşağıya bıraktım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Ne demişler;<b> "kaderimiz kişisel hedeflerimizle şekillenir."</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>2020'ye saatler kala!</b></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Yazmanın olumlu enerjisine inan çünkü yazacağın şey ile aranda bir bağ oluşur. Hedeflerini mutlaka yazılı bir hale getir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Belirgin ve kesin tanımlar yap! Mesela; "bu yıl spora başlayacağım" yerine "bu yıl haftanın en az 3 günü spor yapacağım" daha net bir ifade olur.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- İnanmalısın. "inanmak başarmanın yarısıdır" (Gözlerini kapat ve hedefini başardığın o anın hayalini kur)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Terk etmeyi bil çünkü bu hayatta vazgeçmeyi bilen kazanır. Seni mutsuz eden, umutsuz bırakan, sana iyi gelmeyen; kötü iş, eş, ilişki, arkadaş, düşünce, ortam, alışkanlık, gereksiz eşyalar... Bunlardan kurtulman gerek çünkü bunlar senin sırtındaki fazlalıklar. Gerçekten temizlenmiş ve rahatlamış hissetmen için zor olsa da bunu yapmalısın.</div>
<div style="text-align: center;">
En temel gerçek şu ki; sana ait bir şey olsaydı bu ilişki/aşk kesinlikle hayatından gitmezdi. Hayatına geliş amacı ya bir şeyleri değiştirmek ya da sana farkındalık kazandırmaktı, görevini tamamladı. Şimdi onu uğurlamalısın.</div>
<div style="text-align: center;">
Küçük bir tavsiye de şu; birbirini seven insanların kavuşamaması ancak filmlerde olur. Onun için sevilmediğini kabulleneceksin. Acabalarını bitireceksin, bitiremiyorsan acabalarınla hesaplaşacaksın. Hesaplaştıkça ben bunu mu sevmişim demeye başlayacaksın. Artık sevdiğine karşı kurduğun o güçlü bağ bir anda kırılacak, yerini ona karşı soğuma hissi alacak. Eskiden sana güzel gelen şeyleri artık tiksinme yaratmaya başlıyorsa bu onu unutmaya başlamışsın demektir. Yoluna bakabilirsin.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Bu yıl uzun zamandır ertelediğin, yapmayı ya da almayı istediğin bir şey için kendine bütçe ayır.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Ve son olarak bu yıl çok isteyip gözünde büyüttüğün bir şeyi öğrenmek için motive ol! Örneğin; araba sürmek, yüzmek, yabancı dil öğrenmek, enstrüman çalmak gibi.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Zor bir dönemden geçtiğim, özellikle son 3-4 ayında bireysel olarak çöküşümü dibine kadar hissettiğim, belirsizliklerle dolu bir yıldı 2019.</div>
<div style="text-align: center;">
Benim için müthiş başlamıştı, iyi de gidiyordu ancak kötü bitti. Sonuç olarak hem ağlattı hem güldürdü.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
2020, dilerim 2019'u bana unutturmasan da yeniliklerle ve yeni iyi gelenlerle kendini telafi edebilirsin. Senden umutluyum çünkü çift haneli yılları seviyorum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
2019'un <b>EN</b>'leriyle yazımı noktalıyorum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN güzel yemek:</b> Bostanlı'da Pizza Locale'de yediğim pizzanın tadı halen damağımda kaldı.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN iyi film: </b>Joker</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN güzel içki: </b>BAILEYS</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN iyi şarkı: </b>Sıla'dan "Sabır"</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN güzel giysi: </b>Bol kesim kot ceketim. (Yaz-kış demeden giyesim var.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN sevilen söz: </b>"Rastlantı dünyanın en eski ilahi gücüdür. Birine rastlamanız bazen bir ödüldür, bazen de bir ceza." (İyi insanlara rast gelesiniz!)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN iyi kitap: </b>IKIGAI (Japonların mutlu ve uzun yaşam sırrı)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN gurur verici an: </b>Haluk Bilginer'in Emmy Ödülü'nü aldığı o an.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN güzel an: </b>Ekrem İmamoğlu'nun mazbatasını aldığı gün.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN komik an: </b>Fırtınada şemsiye ile havalanan adam affet beni ama sana gözlerimden yaş gelen kadar gülmüştüm.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN</b> <b>eğlenceli an:</b> Lunapark'a gittiğim gün yağmur başlamıştı ve çareyi Korku Tüneli'ne bilet alıp oraya girmekte buldum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN yaşanılası yer: </b>Kıbrıs (Oradan dönmeyi hiç istemedim.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN sevilen mekan: </b>Tarihi Asansör ya da Bostanlı Sahil (Karar veremedim)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN mutlu olunan an: </b>Tatile gitmek! (Nereye ya da kiminle olduğunun bir önemi yok çünkü ben gitmeyi seviyorum.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN son ne zaman ağladım?: </b>Dün gece (Kürek kemiğim ağrıyor biraz ondan duygusallaşmış olabilirim)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Şaka bir yana gerçekten dün gece başımı yastığa koyduktan sonra hıçkırarak ağladım. Gece ağladıktan sonra uyumak yeniden doğuş gibi, Anka kuşunun bilmecesinin sırrına vakıf olmakla eş değer. Gözyaşlarının yastığını ıslatmasına alışkın olanlar bilir o anı. Sanki tüm olup biteni, kırgınlığı, kızgınlığı, hayal kırıklığını, güven kaybını sabitliyor.</div>
<div style="text-align: center;">
Aynı zamanda bir şeyleri telafisi olmayacak şekilde değiştiriyor. Ve tebrikler biraz daha katılaştın, biraz daha soğudun aynı zamanda da güçlendin artık!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN zor an: </b>3 yıldır emek verdiğim bir işten ayrılmak zorunda kaldığım gün.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN üzgün an: </b>Hayatımdaki kişiyi çok yanlış tanıdığımı neyse ki çok geç olmadan fark ettiğim gün onunla beraber bir çok insanı da hayatımdan çıkardığımda tüm dengeler değişti.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN şaşırdığım olay: </b>TMS tedavisiyle kötü anıların hafızadan silinebilmesi. (Black Mirror izleyenler bilir, enfes bir olay bu!)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN çok tekrarını izlediğim dizi: </b>Ezel (Bu yıl özellikle bazı bölümlerini döne döne izledim.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN doğru karar: </b>Sosyal medya hesaplarımı dondurdum. Şimdilik sadece Twitter kullanıyorum o da gündemi ve haberleri takip etmek için.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN yanlış alışkanlık: </b>Gereksiz şeylere çok fazla para harcıyorum. Sırf bu alışkanlığımdan kurtulmak için kendime kumbara aldım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN pişman olduğum an: </b>O son mesajı atmayacaktım. (İçimde kalanları bil diye onca yıl sonra ne diye gönderdim ki o yazıyı sana?)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN sevilen tatlı</b>: Rulo pasta</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN huzurlu yer: </b>Foça (Buraya her geldiğimde içim huzur doluyor.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN çok izlenen internet dizisi: </b>La Casa De Papel</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN sevilen televizyon dizisi: </b>Mucize Doktor (Her bölümde beni ya çok güldürüyor ya da çok ağlatıyor ortası yok.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>EN sinirlendiğim an: </b>Ana haber bültenleri (İzlemeyi bıraktım artık!)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bakalım kahramanımızı 2020'de ne gibi maceralar bekleyecek? Mutlu seneler olsun.</div>
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br />
<br /></div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-58193225359592601212019-11-23T19:19:00.001+03:002020-10-08T13:52:40.106+03:00Joker<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkfgftU5ev2ObpfT1Ce6Gggez3HKEP5LSkzUytFIaTa2-u325lqGxWWeGwoqrOeVojz8kShiCIE_xkrdPBHGEHi9h3RCS2dFk2Rq2dJDZw14JYa5snGzReV8J-D-nmSMmYk1Mz2tzGQxSd/s1600/Joker.jpeg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="520" data-original-width="780" height="213" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjkfgftU5ev2ObpfT1Ce6Gggez3HKEP5LSkzUytFIaTa2-u325lqGxWWeGwoqrOeVojz8kShiCIE_xkrdPBHGEHi9h3RCS2dFk2Rq2dJDZw14JYa5snGzReV8J-D-nmSMmYk1Mz2tzGQxSd/s320/Joker.jpeg" width="320" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Başarısız bir komedyen olan Arthur Fleck'in hayatını anlatan filmde, Arthur'un zamanla kendi kimliğinden uzaklaşarak Batman'in baş düşmanı olan Joker'e bürünmesine de değiniliyor.</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Toplum tarafından dışlanan bir adam olan Arthur, hayatta yapayalnızdır. Sürekli bir bağ kurma arayışında olan Arthur, yaşamını taktığı iki maske ile geçirir. Gündüzleri geçimini sağlamak için palyaço maskesini yüzüne takan Arthur, geceleri ise asla üzerinden silip atamayacağı bir maske takar.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Babasız büyüyen Arthur'u en yakın arkadaşı olan annesi "Happy" adıyla çağırır. Bu lakap onun içindeki acıyı gizlemesine yardımcı olur. Ancak maruz kaldığı zorbalıklar, onun gitgide topluma aykırı bir adam haline gelmesine neden olur. Yavaş yavaş psikolojik olarak tekinsiz sulara yelken açan Arthur, bir süre sonra kendisini Gotham Şehri'nde suç ve kaosun içinde bulur. Zamanla kendi kimliğinden uzaklaşıp joker karakterine bürünür.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<b>Kaynak: </b><a href="http://www.beyazperde.com/filmler/film-258374/">http://www.beyazperde.com/filmler/film-258374/</a></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Tüm duyguların iç içe geçtiği filmde, kahkahalarla gülmek ve hıçkırarak ağlamak arasında sadece 1-2 damla gözyaşı var. Daha fazla delirmemek için yardım dileyen, buna rağmen dipsiz bir yalnızlığa çekilen joker'in çaresizliği adeta film boyunca içime oturdu.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<b>"Hayatımın bir trajedi olduğunu düşünürdüm, şimdi fark ediyorum ki komediymiş."</b></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
121 dakika boyunca izleyicide merak ve gerilim duygusunu her daim canlı tutmayı başarıyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Venedik Film Festivali'nde Altın Aslan Ödülü alan ve 8 dakika boyunca ayakta alkışlanan film, bu önemli karakteri olabildiğince yalın, akıcı ve etkili bir şekilde anlatıyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Joker; sisteme başkaldıran, yaptıkları sebebiyle nefret uyandıran bir karakter. Kötü karakterler iyi işlendiğinde ve hakkı verildiğinde yapımlara değer katar. Bu rol için neredeyse kilosunun yarısını veren Joaquin Phoenix'i ayrıca tebrik etmek lazım. Film boyunca duygu değişikliklerini hem beden hem de bakışlarla çok iyi yansıtıyor. Oscar'ı alır mı bilemem ama bence yılın en iyi performansına imza atmış. </div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Aslında Joker bana göre; zenginleri öldürün, yağmalayın mesajı vermek yerine adil olun, eşit davranın, sizden farklı olanları yok saymayın, onlara yardımcı olun ve onları görmezden gelmeyin demek istiyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Ve bir Mine Söğüt yazısı ile yazımı noktalamak istiyorum. Joker'e farklı bir bakış açısıyla yaklaşmış;</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<b>Joker filmi sandığınız gibi iyilerin kötülere karşı haklı isyanını anlatmıyor</b></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Ezilenlerin uğradıkları zulüm karşısında güçlenip bir gün egemen hale geleceğinden bahsetmiyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Yoksulların, mazlumların, ahı alınanların sabrının gün gelip fena taşacağı mesajını vermiyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Kötülerin cezalarını eninde sonunda bulacaklarını müjdelemiyor. Kapitalist sistemin yıkılacağını, düzenin altüst olacağını göstermiyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Aksine...</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
O film sizi. bunların asla olmayacağına ikna etmek için kurgulanmış bir masalın kabusundan kaldırarak, etkisiz hale getiriyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Çoktan vazgeçtiğiniz isyan enerjinizi sahte bir mutlulukla bileyerek iyice körleştiriyor.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
Öyle ya da böyle ben filmi beğendim hatta stres altına girdiğinde attığı kahkahayı her gördüğümde "seni o kadar iyi anlıyorum ki" deyip sarılasım geldi Joker'e.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
İzlemeyen varsa izlesin tavsiye ederim, sinemadan çıktıktan sonra filmin etkisiyle bir müddet beynimin uyuştuğunu hissettim.</div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
<div>
<br /></div>
<div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
</div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-23909137457776918172019-10-25T16:42:00.005+03:002021-11-09T16:06:02.485+03:00Kızıma Mektuplar<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhSzTLT-N41GVVonS4MdCTyXi0yeyNhxSS3739VXyc2hBfuRkRFv7u899hOjAXkvUt8ZeXpiSUj4W7bmB8ZxdZ1qmFT3oKNBEPNNkZ558BOdwHK0aHERF48_omSH2ecNCMQuTVBN3dZqZng/s1600/mektup.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="168" data-original-width="300" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhSzTLT-N41GVVonS4MdCTyXi0yeyNhxSS3739VXyc2hBfuRkRFv7u899hOjAXkvUt8ZeXpiSUj4W7bmB8ZxdZ1qmFT3oKNBEPNNkZ558BOdwHK0aHERF48_omSH2ecNCMQuTVBN3dZqZng/s1600/mektup.jpg" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div>
<br /></div><div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on"><br /></div><div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on"><br /></div><div style="text-align: center;">Sevgili kızım,</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Çok istediğin bir şey olmadığında, sana gelmediğinde, ona erişemediğinde üzülme. Ya da çok üzülme.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Sevgilin olsun istediğin adam sana meyletmediğinde, dahil olmak istediğin bir grupta kabul görmediğinde, okumaya heveslendiğin okula giremediğinde, çalışmaya niyetlendiğin iş yerinde sana yer açılmadığında kanatların kırılmasın.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Belki o adam beş para etmezin tekiydi, sana mutsuzluktan başka bir şey yaşatmayacaktı. Belki aralarına katılmak istediklerin seni hak etmiyordu. Belki o okul, o iş yeri sana kazandıracağını düşündürdüklerini sunmayacaktı. O adam gider, bir başkası gelir. O gruptaki kişiler olmaz, başkaları olur. İçine girmek istediğin bir yer seni kabul etmez, bir diğeri eder.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bazen bir şeyler olmaz, bir türlü olmaz. İstersin, elinden gelenin en iyisini yaparsın, bütün kalbinle istersin yine de olmaz.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
O zaman dur. Hayat sana bir şey söylüyor, onu duy.<b> "Değiştir" </b>diyor. <b>"O yola değil, bu yola gir" </b>diyor. "<b>Senin için uygun olan o değil, bu" </b>diyor. Ya da <b>"Biraz bekle, şimdi değil" </b>diyor.</div>
<div style="text-align: center;">
<b>"Her şeyin bir zamanı var" </b>diyor.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bazen istediğin olmaz ya da hemen olmaz ve bu senin için en iyisidir. Sadece sen, bunun senin için en iyisi olduğunu o an bilmiyorsundur. Aradan zaman geçer, o günkü duruma, durumuna bakarsın ve dersin ki: "İyi ki onunla değilim." "İyi ki oraya gitmemişim." "İyi ki o zaman olmamış." "İyi ki öyle değil de böyle olmuş."</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
İçindeki sesi dinle. Korkularını, endişelerini ve hırslarını susturup içindeki sesi duy, dinle kızım.</div>
<div style="text-align: center;">
İstediğin olmadığında ara mı vereceğine, denemeye devam mı edeceğine, durup durmayacağına öyle karar ver.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Eğer yürekten, bütün iyi niyetinle gerçekleştirmek istediğin bir şeyse bu, asla pes etme.</b></div>
<div style="text-align: center;">
Kendinde iyileştirmen, geliştirmen gereken noktalara bakmak için gereken zamanı kendine tanı ve yoluna devam et. En doğru zamanda en doğru kişilerle karşılaşacağına ve her neyse isteğini gerçekleştireceğine emin ol.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Eğer başkalarına yapabildiğini ispat etme çabasındaysan, hırsla istiyorsundur ve korkular, endişeler kaçınılmaz olarak devrededir. <b>O zaman bunun senin gerçek isteğin olmadığını anla ve denemek için ısrar etme.</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Gerçekten, yürekten, bütün saf niyetinle istediğin ve emek verip sonucunu sabırla beklediğin bir konuda sonuçsuz kalma şansın yoktur. Bu süre içinde yüzüne kapanan kapılara aldırma. Önünde yenileri açılacaktır, buna emin ol.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Kapanan kapıların ardında ne vardı, ne olabilirdi diye düşünme, zaman kaybıdır. Önünde açılanlara bak. Yüreğine doğanı hisset, bu histen aldığın kuvvetle sana fısıldayan içindeki sese kulak ver.</div>
<div style="text-align: center;">
Açılan bir kapıdan içeri adım atıp atmayacağını o sana söyler.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Böyle bir mektup almak/Böyle bir mektuba denk gelmek ne diyeyim tam da ihtiyacım olduğu zamanlarda ilaç gibi geldi. Teşekkürler...</b></div>
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div>
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-88204532581617601352018-12-30T22:08:00.002+03:002020-10-08T13:50:39.563+03:002019'a Merhaba Derken...<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div>
<br /></div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZ7JYghIeSxus6qqcoHwf_0-w_V5pC1lGJStV8irFoKQK8_TAb7pqhyphenhyphenZXS31uYK0YAt7GoXr1NzYS9OOZyTlyKkwEXSs64jGMPpdv20qOUlR31nv8W1GkaevFw1_CcTfTrwKjhdD99yA8j/s1600/en-guzel-yilbasi-mesajlari-gonder-2019-en-kisa-yeni-yil-mesajlari-ile-mutlu-edin.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="350" data-original-width="682" height="164" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjZ7JYghIeSxus6qqcoHwf_0-w_V5pC1lGJStV8irFoKQK8_TAb7pqhyphenhyphenZXS31uYK0YAt7GoXr1NzYS9OOZyTlyKkwEXSs64jGMPpdv20qOUlR31nv8W1GkaevFw1_CcTfTrwKjhdD99yA8j/s320/en-guzel-yilbasi-mesajlari-gonder-2019-en-kisa-yeni-yil-mesajlari-ile-mutlu-edin.jpg" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Geleneksel yılbaşı yazımı yazmak için sahalara geri döndüm. Geçen yıldan şikayet edip gelecek yıla umut bağlayan herkes buradaysa ve hazırsak başlıyorum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
2018 epey zorladı bizi değil mi? Benim yılım/bizim yılımız olacaktı güya bu yıl... Nasıl saçmalıyoruz nasıl?! Candan Erçetin'in de dediği gibi "kul kurar kader gülermiş" değişen ne olur ki bunca büyütüyoruz? Kasım'dan Aralık'a geçmekten ne farkı var? 2018'den bahsedeyim istiyorum lakin yazacaklarımı düşünürken beynim uyuşuyor...</div>
<div style="text-align: center;">
Aslında genele bakınca çok hayırlı bir yıldı benim için. Olması gerekenler oldu, gitmesi gerekenler gitti, varılması gereken yollara varıldı... Ama olmaması gerekenler de oldu.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>"Önemli" dediğimiz şeyler o kadar da önemli değilmiş, öğretti 2018... </b></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Çalıştığım yerde birim değişikliği yaptım ve bunun ne kadar doğru bir karar olduğunu istifa etmeme ramak kala gördüm.</div>
<div style="text-align: center;">
<b>1. Dilek: Allah hakkımızda "hayırlısı" diyebileceğimiz sonuçlar versin. Kaçırdıklarımıza ağlatıp temelli kaybettirmesin her şeyi.</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Bu yıl daha önce hiç görmediğim bir yerdeydim Antalya... Geçen yıl da Fethiye'yi keşfetmiştim mesela demek ki buralara varması gerekiyormuş yolumun. Bana o kadar iyi geldi ki buralar, fotoğraflara bakarken bile içim kıpı kıpır oluyor halen. Unutmadan yoğun iş temposu yüzünden yazlığa yani Foça'ya da 2 yıl sonra bu yıl gitmek nasip oldu. İlkleri de yaşadığım bir yıldı aslında, hayatımda ilk kez uçağa binerken kalp krizinden ölmemek için dua ettim.</div>
<div style="text-align: center;">
<b>2. Dilek: "Mutluyum" diyebileceğimiz yerlerde olalım inşallah hep...</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Aileden bir kuzeni daha evlendirdik, darısı yine benim başıma tabii! Bunun dışında uzun süredir hasta olan dayım vefat etti. Ve en acısı da bir trafik kazasında aynı operasyonda çalıştığımız iki kardeşten biri öldü diğeri ağır yaralandı. Dedim ki ölüm ne biçim bir şey ya seni öylece durduran bir şey ne diyebilirsin ki ne yapacaksın yani duruyorsun öylece.</div>
<div style="text-align: center;">
<b>3. Dilek: Ailemizin, sevdiklerimizin her zaman yanımızda, yakınımızda olmasını diliyorum. Allah bizi onların acılarıyla sınamasın.</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Ve 2019'a merhaba demeye sayılı günler kala her sene öğrendiklerime, her yeni tecrübeme şükrettiğim; kötüleri çöpe atıp iyileri kucakladığım bir yıl olsun istiyorum.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Zaman hayatımızı saatlere, günlere, aylara, yıllara bölerken bize aslında umudumuz için çizeceğimiz sınırların neler olduğunu belirlemiş ve seçimi bize bırakmıştır. Her yıl kimsenin itiraz edemeyeceği ve rutin olarak, istemsizce dileklerimizi bağladığımız en belirgin zaman ise yeni yıl!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Yeni yıl Umuttur. </b>Bir önceki yıl yapılamayanlara hüzün ama aynı zamanda yapılması istenilenlere sessizce gönderilmiş enerjidir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Bu yıl bana, sana, bize... </b>Evet, bu yıl hepimize sağlık versin, huzur versin, sevgi versin, para versin, başarı versin... Liste uzayıp gider. Çünkü her insanın dileği farklıdır. Hastanede iyileşmeyi bekleyen kişinin isteği Santa Hat takıp sokaklarda çılgınca "Happy New Year" diye bağırmak değil yeni yılı hastane dışında karşılamaktır. Huzurunu kaybetmiş bir ruh için öncelik yeni yılın huzur getirmesidir. Daha doğrusu huzurunu çalıp götüren şeyi yeniden kendine vermesidir. Sevgilisinden ayrılmış ya da eşinden boşanmış bir insanın yeni yıldan dileği kalıcı ve huzurlu bir aşktır mesela.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Nerede Kutlasam? Neler Yapsam?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Kendimize sorduğumuz ve cevabını alsak da hep aksilik çıkacak en belirgin sorudur. Bir ay öncesinden planlar yapılır, sözler verilir. Mesele nerede nasıl kutladığımız değil aslında asıl mesele yeni yılın bize yalnız gelmemesi. Eğer yeni yıl bana kuru kuru bir ön kutlama gösterip arkasından umutlarımı getirmeyecekse, en lüks mekanda sıra dışı eğlencelerle benim ona gitmemin anlamı yok. O bana neşeyle, şansla gelsin ben evimde uyusam da olur.</div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Peki, Şeytan Bunun Neresinde?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Müslüman ve batılılaşan bir toplum olduğumuz için her yıl başında yeni yıl kutlamak günah mı? isimli mesajlar alır, söylemler duyarız. Yeni yılı sadece din kalıbı görmekle ilgili konuya değinmeyeceğim. Söylemek istediğim şey sadece şu: Bizler umut bağladığımız için yeni yıl güzel. Takvimin değişmesine rağmen halen hayatta olduğumuz için, daha canlı, daha heyecanlı ilerlemek istediğimiz için; umutlarımızı diri tutacak bir zaman çizgisine ihtiyaç duyduğumuz için güzel. Koskoca bir yılı yorgun bitirsek de güzelliklerle <b>"sil baştan başlamak gerek bazen" </b>solan yapraklarımızı yeşertmenin hiçbir noktasında art niyet göremiyorum. İster dualar ederek girer ister sabaha kadar dans ederek girersin kime ne!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Hoş gel 2019</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Lütfen güzelliklerle gel. İyiliğe, bencillikten arınmış, başarılarla, sevgiyle dolu dünyaya çok ihtiyacımız var.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Hoş gel lütfen. Hasta yataklarında sağlık dileyenlere şifanla gel. Kalbi kırıklara yara bandı ol da gel.</div>
<div style="text-align: center;">
Hoş gel ki geri sayım yaparken o an hissedelim iyi şeyler olacağını. Ertesi güne karamsarlıklarla değil güzelliklerle uyanalım.</div>
<div style="text-align: center;">
Umutlarımızı bağladığımız tarih bizi üzmesin. Sen hoş gel söz veriyoruz gerisini biz halledeceğiz.</div>
<div style="text-align: center;">
Şimdi bu iyi dilek fenerlerini kalplerinden sana doğru uçuran insanları üzmeden, sakin, huzur dolu bir yıl olsun. Herkesin kalbine göre geçsin bu yeni yıl da inşallah!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<b><br /></b></div>
<div>
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-56934956096862885222017-12-30T20:31:00.001+03:002020-10-08T13:49:54.189+03:00Hoş Gel 2018<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhX-FqWtK0Gzlb3ZhB27zC8AQLr8ly54LNhqcZ3SRsj9iUUl5UhzCOxgwwVztgBAJiyUDgbCF8HpBMIMEOcrcz4v7oNnNXl9cdP5Kvf_zcskjLTNMVeX4kvvOcnxkEVvCibSNAmg1zRft3W/s1600/gerisayim1.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="288" data-original-width="555" height="166" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEhX-FqWtK0Gzlb3ZhB27zC8AQLr8ly54LNhqcZ3SRsj9iUUl5UhzCOxgwwVztgBAJiyUDgbCF8HpBMIMEOcrcz4v7oNnNXl9cdP5Kvf_zcskjLTNMVeX4kvvOcnxkEVvCibSNAmg1zRft3W/s320/gerisayim1.jpg" width="320" /></a></div>
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Her yıl biraz daha büyüyoruz, biraz daha eskiyor ve biraz daha değişiyor her şey. Artan farkındalıklarımla, geçen yıllar içinde öğrendiklerimle, an be an değişen bakış açımla, yeni yıldan nihai beklentim sonsuz huzur ve mutluluk. Çünkü sağlık, mutluluk ve huzur varsa diğer tüm istekler de gerçek olur. Her yıl olduğu gibi bu yılda da <b>iyi yürekli insanların kazanacağı bir yıl olması ve hiçbir zorluğun onları yıldırmamasını diliyorum. Neden mi? </b></div>
<div style="text-align: center;">
Zafer kazanma, güçlü olma, zenginlik günümüzün en önemli değerleridir. Bu sebeple de iyi yürekliler daha çok bocalar, acı çeker. İnsan sahip olma tutkusunu hedef haline getirdiği bu düzende, değerlerinden uzaklaşarak ahlaksızlaşır. Böylece hayatlarımız, iyi yüreklilerin üstüne basmaya çalışan az gelişmiş ve ahlaksız insanlarla tıka basa dolar.</div>
<div style="text-align: center;">
Bir diğerinin kurdu haline gelen insanları daha yakından incelemek için iş yerlerinde, plazalarda (ki ben de bir plaza çalışanı olarak yaşadıklarım ve gözlemlediklerim doğrultusunda bunları yazıyorum.) yan yana masalarda aylık maaş ile çalışanlar arasındaki ilişkiye yakından bakabiliriz; orada, insanlardaki kazanma hırsı, mülkiyet tutkusu, daha iyiye ulaşma arzusu, koltuk sevdası ve problem dolu ilişkiler, her sabah tazeliğini korur. Çünkü her gün performans ölçülür, rekabet vardır ve rivayete göre en iyi olanlar kazanacak diğerleri bir şekilde elenecektir.</div>
<div style="text-align: center;">
Her yıl olduğu gibi 2018'de de İyi yürekliler; yapılan fiziksel ya da psikolojik mobbinglere maruz kalsa da, yaşadıkları hayal kırıklıkları karşısında, hatayı kendinde aramayı bir kenara bırakıp, insana dair zaafları ve onları hatalara sürükleyen problemli sistemi düşünerek kendilerini korumaya almalıdırlar.</div>
<div style="text-align: center;">
Dünyanın güzel insanların neşesine, mutluluğuna, keyifli ve iyiliksever davranışlarına fazlaca ihtiyacı vardır. Çünkü bu insanların üzüntüleri ile köşelerine çekilmelerini, hayatı ve kendilerini griye boyamalarını hiç istemiyorum. Sayıları az ve nesilleri tükenmekte olan iyi yüreklilerin bu yıl istediği her şey gerçek olsun.</div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Peki, 2018'de neler yapılabilir?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
-Durumdan şikayet etmek yerine, hayatımızda güzel giden şeylere odaklanmalıyız.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Yaşamı güzelleştirmeye, daha anlamlı kılmaya çalışmalıyız.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Her gün hayatımızda güzel giden en az bir kaç şey için şükretmeliyiz.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Pozitif düşünüp (biliyorum çok zor olsa da) pozitif hissetmeliyiz. Kendimiz pozitif ve sağlıklı olmazsak etrafımızdaki insanlara da bir yararımız olmayacaktır.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Duygusal tüm çöplüklerden kurtulmalıyız. Affetmeliyiz, pişmanlıklardan uzak durmalıyız. Diyelim ki bunu kendimiz başaramıyoruz o zaman duygusal özgürleşme teknikleri ya da gerekirse bir uzmandan yardım almalıyız.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Her gün kendimize 30 dakika bile olsa zaman ayırmalıyız. Bu özel zamanda kendimizi mutlu hissettirecek şeyler (hobi gibi) yapmalıyız. Mesela kitap okuyalım, film izleyelim, dans edelim, spor yapalım, ibadet edelim, meditasyon yapalım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Dinlenelim. Kaliteli ve düzenli uykunun sağlığımız için ne kadar önemli olduğunu unutmayalım. Fiziksel sağlığımıza önem verelim. Yılda en az 1 kez check-up yaptıralım. (Doktora gitme fobim olsa da bunu yazıyorum. Çünkü biliyorum ki erken teşhis ve tedavi hayat kurtarır.)</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- İçimizde bulamadığımızı dışımızda aramayalım. "İhtiyaçlar dıştan değil içten karşılanır." Ancak kendimizle olan bağlantıyı kurduğumuzda ihtiyaçlar giderilir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
- Evrenin düzenine ve akışına güvenelim. Bilinsin ki kontrol etmeye çalıştıkça her şey daha fazla kontrolden çıkacak. İlahi düzendeki akışa teslim olmanın huzurunu yaşayalım.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
2017 çokça kazandığım, hayatımı değiştiren, zaman zaman ağlayıp zaman zaman güldüğüm yani az buçuk da olsa şansın benden yana olduğu bir yıl oldu. </div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Ne diyelim, 2018'de gelenin gideni aratmayacağı bir yıl olsun inşallah!</b></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com4tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-27077240914613691042017-12-21T18:24:00.002+03:002020-10-08T13:49:06.664+03:00Kaderleri Birlikte Yazılmış İki İnsanı Birbirine Bağlayan Görünmez Kırmızı İp<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq776Zi9tvG5ct6e1QYs-i0fc5j3GKynXUo5OXlcTkUc9GvJRgMVZPhOex-JtxJMuKHg-ztfkFwy4U39sXzqcqPcDoM7vSdXY6q2lopTcGTgIcI5rGcJxL30EBanBxfJF4JcKCBF2QdJlA/s1600/kirmiziip.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="722" data-original-width="1200" height="192" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjq776Zi9tvG5ct6e1QYs-i0fc5j3GKynXUo5OXlcTkUc9GvJRgMVZPhOex-JtxJMuKHg-ztfkFwy4U39sXzqcqPcDoM7vSdXY6q2lopTcGTgIcI5rGcJxL30EBanBxfJF4JcKCBF2QdJlA/s320/kirmiziip.png" width="320" /></a></div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: left;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Hepimizin "ruh eşi" kavramını duymuşluğumuz vardır. Fikir aslında Plato'nun Sempozyumu'ndan gelir ve insanların 8 bacaklı iki başlı yaratıklar olduğu inancına dayanır. Tanrılar güçlerini azaltmak için onları ikiye bölmüş ve insanlar daha güçsüz canlılara dönüşmüştür. Sonuç olarak, sürekli kendilerini diğer yarılarından ayrı olarak eksik hissetmişlerdir.</div>
<div style="text-align: center;">
Ruh eşiniz sizi tamamlayan diğer yarınızdır ve ikiniz birlikte tam bir çemberi temsil edersiniz. Günümüzde bu fikir değişip romantik ilişkilerdeki hep "aranılan ruh eşi" ile eş tutuluyor.</div>
<div style="text-align: center;">
Bizim için doğru olan kişi ile aramızda görünmez bağ vardır. Efsanelere göre, bu bağ sadece görünmez değil, aynı zamanda da kopmaz bir iptir. Bu ip, tanrılar tarafından ayak bileklerimizden bağlanmıştır ve nereye gidersek gidelim birbirimizden ne kadar uzak düşersek düşelim, sonsuza kadar kaderimizin yazıldığı kişi ile bağlantıda olmamızı sağlar.</div>
<div style="text-align: center;">
Pek çok insan, bizi birbirimize bağlayan bu ipin kırmızı olduğunu var sayar. Aşk ile ilgili her şeyin kırmızı renk ile ilişkilendirilmesinden dolayı bu metafor kullanılır. Bazı uç noktalarda bu ip kendi içinde dolaşsa ya da gerilse de asla kopmaz.</div>
<div style="text-align: center;">
Değer verdiğiniz ve sevdiğiniz kişi ile aranızdaki bu kopmaz bağ uzaklık, zaman ya da anlaşmazlıklar araya girse bile yok olmaz. Zamana karşı direnir ve dahası aranızdaki her türlü anlaşmazlığı katlanılır yapar.</div>
<div style="text-align: center;">
Aranızdaki görünmez ipin dolandığı ya da gerildiği anlarda kopma riski taşımaz, sadece sevdiğiniz ile kavuşmanız biraz daha uzun zaman alır. Asla imkansız diye bir şey yoktur. Gecikmeler olabilir ama illa ki eninde sonunda kavuşulur. Sevdiğiniz size ulaşacak yolu bulur ya da siz ona doğru çekilirsiniz. Değişik şekillerde yollarınız kesişir ve yeniden yalnız kalma riskini bertaraf edersiniz. Bu ip neredeyse sihirli bir değnek gibidir. Tüm zihinsel ve fiziksel uzaklıklara inat sizi birleştiren kutsal bir bağdır.</div>
<div style="text-align: center;">
Kadere inanır mısınız? Bizi her şeyin üstünde tutup değer verecek her seferinde bize öncelik verecek özel biri olsun isteriz hayatımızda.</div>
<div style="text-align: center;">
İşler yolunda gitmediğinde ve dünya başımıza yıkılırken sadece tek o insan yanımızda olsun isteriz. İyi günde ve kötü günde. Neredeyse hepimiz bu koca dünyada yaralarımızı saran ve ihtiyacımız olan tüm sevgiyi veren biri olsun isteriz. O mükemmel kişi gelsin ve bizi tamamlasın diye bekleriz.</div>
<div style="text-align: center;">
Ancak, tamamlanmak için özel birine ihtiyaç duymadığına inanan insanlar da var ruh eşi, ruh ikizi, görünmez ip gibi kavramlara pek itibar etmeyen kişiler bir yana, bir özdeyişte dendiği gibi, <b>"sonuçta hepimiz insanız, aşkın şarabından içmişiz ve sevginin, yalnızca sevginin, kırılganlığımıza şifa olacağına inanmışız."</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Not: </b>Ben sadece ruh eşimizle değil, hayatımızda karşımıza çıkan herkesle görünmez bir iple bağlı olduğumuza inanıyorum. (İpin rengi hakkında bir fikrim yok.) Zamanı gelince yollar kesişiyor. Kimileri ilhamımız, kimileri imtihanımız oluyor. Kimi tesadüf der kimi de tevafuk bu duruma ama her ne olursa olsun Allah bizi iyilerle karşılaştırsın.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Yine tesadüfen denk geldiğim ve yazarını bilemediğim bir yazıyı paylaşıyorum. </div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Teşekkür ederim.</div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com1tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-62389299017421131512017-03-29T20:16:00.002+03:002020-10-08T14:14:04.993+03:00Onlar Söyledi Ben Dinlemedim<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://encrypted-tbn1.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcSQ820Mr_kxzUVFd_nHX69D7eFAY1gSCdEO5e_dDjR_GWQqh2W3fQ" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://encrypted-tbn1.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcSQ820Mr_kxzUVFd_nHX69D7eFAY1gSCdEO5e_dDjR_GWQqh2W3fQ" /></a></div>
<br />
<div style="text-align: center;">
<br /></div><div class="separator" style="clear: both; text-align: center;"><a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjckLD6qA6-74xD7pAyZJOGHC3K531_6Cmz8YRka7dco9yPy2HD-DToRrrmZV2heRB4M309JPsltI6g4gSYqYX_spdJc3LGC4jsoZEVQIOt_cgirXGqsHSGTSv-4NbUMdF_7P6fdM2vMNir/s417/Dinlememek.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" data-original-height="417" data-original-width="378" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjckLD6qA6-74xD7pAyZJOGHC3K531_6Cmz8YRka7dco9yPy2HD-DToRrrmZV2heRB4M309JPsltI6g4gSYqYX_spdJc3LGC4jsoZEVQIOt_cgirXGqsHSGTSv-4NbUMdF_7P6fdM2vMNir/s320/Dinlememek.png" /></a></div><br />
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
"Kal" dediler; kalmak güvenli olandır... "Güvenli olan büyümeme engel olandır" oldu onlara cevabım. Kıyıda dolaşan kolay yolu seçendir, kolay yol ise mayınlı olandır.</div>
<div style="text-align: center;">
"Sevme" dediler; sevmek sorumluluk getirir. "Sorumluluk özveriyi öğretir" oldu onlara cevabım. Özveri ise beklentisiz sevginin birinci adımıdır...</div>
<div style="text-align: center;">
"Kaç" dediler; kalmak aptallıktır. "Kaçmak, tekrar tekrar aynı sınavı açar" oldu onlara cevabım.</div>
<div style="text-align: center;">
Yüzleşmek ise tekamül yolunda sınıf atlayabilme şansını sana sunandır.</div>
<div style="text-align: center;">
"İnkar et" dediler; inkar kolay olandır. "Kolay olan, beni benden ayrı koyacaktır" oldu onlara cevabım.</div>
<div style="text-align: center;">
Ben dahi "ben'i" inkar edersem, yaşayacağım benim hayatım olmayacaktır.</div>
<div style="text-align: center;">
"Sorgulama" dediler; sorgulamak yoracaktır. "Yorulmadan öğrenmek mümkün olmayacaktır" oldu onlara cevabım.</div>
<div style="text-align: center;">
Öğrenmeden yaşamak, rüyadan uyanmadan ebediyete intikal olacaktır...</div>
<div style="text-align: center;">
"Arama" dediler; aramak risk almaktır. "Risk almadan yaşamak, geliştirmez" oldu onlara cevabım.</div>
<div style="text-align: center;">
Gelişimin faturası bazen ağır da gelse bedel ödemeyi göze almaktır.</div>
<div style="text-align: center;">
"Saklan" dediler; açık olmak yara almaktır.</div>
<div style="text-align: center;">
"Yaralanmak sana bağlıdır" oldu onlara cevabım. Yaralanmak bakış açına bağlıdır, dilemezsen yaralayamaz seni; ne biri, ne de yaşayacaklardan herhangi birisi...</div>
<div style="text-align: center;">
"Konuş" dediler; susma... Susmak ikrara delalet olacaktır. "Konuşmak kolay, meziyet konuşulandan pay çıkaran olmaktır; buysa sadece algı kapıları açık olana, tanrının sunabileceği bir armağan olacaktır" oldu onlara cevabım.</div>
<div style="text-align: center;">
Susuşum sözüm olmadığından değildir; algılamasına izni olmayana benim verebileceğim koca bir hiçtir.</div>
<div style="text-align: center;">
"İnkar et" dediler; inkar edersen beraat edersin. "Tanrının mahkemesindeki hüküm, asıl olandır" oldu onlara cevabım. O yargıladığında çıkacak karar beni bağlayandır... Bu dünyada henüz can bedendeyken tanrının bildiğini kuldan saklamak olsa olsa aldatmacadır.</div>
<div style="text-align: center;">
"Kızmalı, öfke duymalısın" dediler; o zaman rahatlarsın... "Rahatsız değilim ki" dediğimde inanmadılar. Kızmak ve öfkelenmek olan bitende kendinden başka bir bilincin etkisi olabileceğini sanmaktır, inanmıyorum ki ben buna.</div>
<div style="text-align: center;">
"Umut etme" dediler; yaşam nankördür... "Umut ettiklerim yaşamdan değil, ancak kendimdendir" oldu onlara cevabım. Seçerek geldiğim hayat, yaşamam gerekendir; gayretim seçtiklerimi hatırlama çabam içindir.</div>
<div style="text-align: center;">
"Affet" dediler... "Affetmek için suçlu ve suç gerek" dedim onlara. Suç veya suçlu yoktur sadece bakış açısı vardır olsa olsa...</div>
<div style="text-align: center;">
"Vazgeç" dediler; boşuna bu uğraş... "Can bedende oldukça vazgeçmek akte ihanettir" oldu onlara cevabım. Çaba ve uğraş vazifedir, vazife ise; bu dünyadaki var oluşumuzun mesuliyetidir.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Sevgi ve ışıkla</div>
<div style="text-align: center;">
Ayna</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Not:</b> Ödüllü bir blog yazısıdır, yazanın kalemine ve yüreğine sağlık!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com6tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-49775523846790017702017-02-15T20:52:00.001+03:002017-02-15T20:52:41.662+03:00Saçları İçin Ağlamayan Kadınlar<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoVY8WcWlvvkBfBbSiQ2swWC8YRYqqy839SpQbJTkCR6H3hb8oWeFWypuPso6UWXYsB8wNWCc0Fq4xChlVgdWYR4L3qF6vKMcHiSAHJcPA19cVcVhSPuYMDmDc_JL-BReuTT9BocpV9rfF/s1600/1169912_1684985135052107_653296734_n.jpg" imageanchor="1" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjoVY8WcWlvvkBfBbSiQ2swWC8YRYqqy839SpQbJTkCR6H3hb8oWeFWypuPso6UWXYsB8wNWCc0Fq4xChlVgdWYR4L3qF6vKMcHiSAHJcPA19cVcVhSPuYMDmDc_JL-BReuTT9BocpV9rfF/s1600/1169912_1684985135052107_653296734_n.jpg" /></a></div>
<div>
<br /></div>
<div>
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Hayat, bazı kadınlara saçlarını kestirdiği için pişman olup ağlama lüksü vermez. Hatta bazı kadınlar sırf saçlarıyla uğraşmamak, onlarla uğraşarak vakit harcamamak için kısa kestirir saçlarını...</div>
<div style="text-align: center;">
Ağlamak lükstür bazı kadınlar için. Zamanında o kadar çok ağlamıştır ki katılaşmıştır gözyaşı... En büyük acılarını tek bir damla gözyaşı karşılamaya yetebilir.</div>
<div style="text-align: center;">
O kadar çok hayal kırıklığı yaşamıştır ki... O kadar sık kar yağmıştır ki o en güvendiği dağlara... Hiçbir şey şaşırtmaz onu. Gardı hep elindedir.</div>
<div style="text-align: center;">
Kendi sorunlarını tek başına çözer çünkü bilir ki ne zaman yardım istese bir karşılık bekler yardım eden ama ondan yardım istense elinden geleni esirgemez kimseye...</div>
<div style="text-align: center;">
Kendi yaralarını kendi kapatır. Zaten kendinden başkası onun kadar üzemez onu... Ve yine kendinden başkası onun kadar mutlu edemez.</div>
<div style="text-align: center;">
Gerektiğinde hangi konuda kimden fikir alabileceğini bilir... Ama kendi doğrularına ters düşen hiçbir fikir ona göre değildir.</div>
<div style="text-align: center;">
Kavanoz kapağını açmak için bir erkeğe ihtiyaç duymaz bazı kadınlar... Çünkü kapağın havasını alınca kolaylıkla açabileceğini bilir. Çünkü balıklar önüne tepside sunulmamış o tutmayı öğrenmiştir.</div>
<div style="text-align: center;">
Kimsenin kimseyi kendisi kadar düşünemeyeceğini bilir... Çünkü insan, doğası gereği bencildir. Dostluk, kardeşlik nutukları iyi günlerin meyveleridir. Hayatta her zaman tek başına olduğunu öğrenmiştir.</div>
<div style="text-align: center;">
Erkek ve kadının her konuda eşit olduğunu savunup hesap ödemeye gelince geri duran kadınlardan değildir. Masaya gelen hesaba ilk önce elini atmaktan hiç çekinmez. Masada erkek varken garsonla muhatap olabilir, siparişini kendi söyleyebilir.</div>
<div style="text-align: center;">
Onunla uğraşanlar olur ama o sadece kendisiyle uğraşır. Zaaflarını, eksiklerini kapatmak için... Hep bir adım daha ileriye gitmek için.</div>
<div style="text-align: center;">
Hataları olur ama onlara zaferleri kadar sahip çıkar. Çünkü bilir ki zafere giden yoldur onlar... Pişmanlıklarını gurur tablosuna dönüştürmeyi öğrenir.</div>
<div style="text-align: center;">
Biriyle birlikte olduysa kendi istediği içindir, sadece istendiği için değil. Sevdiği için evlenir... Zengin koca hayalleri kurduğu için değil.</div>
<div style="text-align: center;">
Duygularına boyun eğmez, onları kontrol etmeyi bilir. Mantığıyla çelişen duygularını ekarte edebilir. Düşer, kalkar. Düşürürler, kalkar.</div>
<div style="text-align: center;">
İşte bu yüzden ağlamaz bazı kadınlar, saçlarını beğenmedi diye...</div>
<div style="text-align: center;">
Bu yüzden mutlu etmek de zordur onları, üzmek de...</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>Not: </b>Bu güzel yazı için sonsuz teşekkürler Burcu Ergin, ne mutlu ki ben de o kadınlardan biriyim.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Adam sordu: "Nasıl kıydın vicdansız o güzelim saçlara?" Kadın cevap verdi: "Ruhundan öpülmeyen kadınlar saçlarını keserler."</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-76108754245364155432017-01-22T20:33:00.001+03:002020-10-08T13:40:03.592+03:00Bir Gün Sabah Sabah<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikAgSI7O0kGfh4ZVveTBwdRHmjYK-IqG6E7FBbDhXv7YtWbFUFhUoWayMxqjNUARY4RhcVFAmsLGzIhdVceof1SyU6mhY2KLOEubQwEDTCAiaFydMwL7fwlS3g-5AP3viKGgq2qkVklImG/s1600/turgut.png" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEikAgSI7O0kGfh4ZVveTBwdRHmjYK-IqG6E7FBbDhXv7YtWbFUFhUoWayMxqjNUARY4RhcVFAmsLGzIhdVceof1SyU6mhY2KLOEubQwEDTCAiaFydMwL7fwlS3g-5AP3viKGgq2qkVklImG/s320/turgut.png" width="239" /></a></div>
<br />
<br />
<div style="text-align: center;">
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,</div>
<div style="text-align: center;">
Uykudan uyandırsam seni:</div>
<div style="text-align: center;">
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliç'ten.</div>
<div style="text-align: center;">
Vapur düdükleri ötmektedir.</div>
<div style="text-align: center;">
Etraf alacakaranlık,</div>
<div style="text-align: center;">
Köprü açıktır henüz.</div>
<div style="text-align: center;">
Bir gün sabah sabah kapıyı çalsam...</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Yolculuğum uzun sürmüş oldukça.</div>
<div style="text-align: center;">
Gece demir köprülerden geçmiştir tren.</div>
<div style="text-align: center;">
Dağ başında beş on haneli köyler,</div>
<div style="text-align: center;">
Telgraf direkleri yollar boyunca</div>
<div style="text-align: center;">
Koşuşup durmuş bizle beraber.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Şarkılar söylemişim pencereden,</div>
<div style="text-align: center;">
Uyanıp uyanıp yine dalmışım.</div>
<div style="text-align: center;">
Biletim üçüncü mevki,</div>
<div style="text-align: center;">
Fakirlik hali.</div>
<div style="text-align: center;">
Lületaşından gerdanlığa gücüm yetmemiş,</div>
<div style="text-align: center;">
Sana Sapanca'dan bir sepet elma almışım...</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Ver elini Haydarpaşa demişiz,</div>
<div style="text-align: center;">
Vapur rıhtımdadır pırıl pırıl,</div>
<div style="text-align: center;">
Hava hafiften soğuk,</div>
<div style="text-align: center;">
Deniz katran ve balık kokulu</div>
<div style="text-align: center;">
Köprüden kayıkla geçmişim karşıya,</div>
<div style="text-align: center;">
Bir nefeste çıkmışım bizim yokuşu...</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Bir gün sabah sabah kapıyı vursam,</div>
<div style="text-align: center;">
Kim o? Dersin uykulu sesinle içerden.</div>
<div style="text-align: center;">
Saçların dağınıktır, mahmursundur.</div>
<div style="text-align: center;">
Kim bilir ne güzel görünürsün sevgilim,</div>
<div style="text-align: center;">
Bir gün sabah vakti kapıyı çalsam,</div>
<div style="text-align: center;">
Uykudan uyandırsam seni,</div>
<div style="text-align: center;">
Ki, daha sisler kalkmamıştır Haliç'ten</div>
<div style="text-align: center;">
Fabrika düdükleri ötmektedir.</div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"> <b>Turgut Uyar</b></div>
<div style="text-align: center;"><span style="font-weight: 700;"><br /></span></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">"Biz kimsenin Milena'sı, Tomris'i, Leyla'sı, Lavina'sı olamadık. Biz bu çağın hiç sevilmeyen kadınlarıyız."</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com0tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-77838394468352784552016-12-25T22:30:00.002+03:002020-10-08T13:39:19.412+03:002017 Bize Girmese Bari<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcT8aJ7Piw3jURChBAIVWz5__UIlz5QEnVVLFdHM2AqVcxCkNIjNlV1_ETYmmA" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="200" src="https://encrypted-tbn0.gstatic.com/images?q=tbn:ANd9GcT8aJ7Piw3jURChBAIVWz5__UIlz5QEnVVLFdHM2AqVcxCkNIjNlV1_ETYmmA" width="320" /></a></div>
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Merhaba, işten güçten fırsat bulup çok şükür bloguma abandım ve 2017'ye girmeye sayılı günler kala bir yeni yıl yazısı da ben yazayım istedim.</div>
<div style="text-align: center;">
Herkes yavaş yavaş yeni yılla ilgili hedeflerini belirledi, daha önceki senelerde yapamadıklarını yapmak için yapılacaklar listesini güncelledi; sigara bırakılacak, alkol azaltılacak, bir hobi edinilecek, spora başlanılacak, iş değiştirilecek, araba alınacak, ev taşınacak, kilo alınacak/verilecek, okul bitecek, evlenilecek, çocuk sahibi olunacak vs...</div>
<div style="text-align: center;">
İnsanların yeni bir yılı bu kadar coşku ve heyecanla karşılamasının en büyük sebeplerinden biri de yeni yılın tüm yaşanan kötü anların, anıların silinmesine, tüm olumsuzlukların yok olmasına, hayallerin gerçeğe dönüşmesine yardımcı olacağına dair inançları. Saat gece yarısından sonra yepyeni bir sayfa açarcasına yeni bir hayatın başlayacağına olan umut, yeni bir "ben" yaratma motivasyonu ile eskiye ait ne varsa geride bırakma düşüncesinin orta noktada buluşması o geceyi özel kılar. Ayrıca sıkıntılı, yorucu ve çalkantılı bir yaşam mücadelesi içinde kısa süreli eğlenmek, kutlama yapmak için de bir bahanedir bu. Ve tabii ki uzun zamandır birbirine hediye almayan(bunu da hiç anlamam) eş, dost, akraba, aile için de en iyi bir araya gelebilme fırsatıdır.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<b>İyi de tüm bunlar için neden yeni bir yıl beklenir?</b></div>
<div style="text-align: center;">
<b><br /></b></div>
<div style="text-align: center;">
Sanki sonsuza kadar yaşayacakmışız gibi hep bir şeyleri, birilerini beklemeyi, sonraya ertelemeyi öğretti hayat bize. Oysa ilk başta kişi kendi iç sesini bir dinlese, herkesten bağımsız yeni bir şeyler denemeye bir cesaret etse, hayatını değiştirme kararını kendi istek ve beklentileri doğrultusunda verebilse ve bu istekleri gerçekleştirebilmek için yeni yılı beklemese olmaz mı?</div>
<div style="text-align: center;">
Sağlıklı bir şekilde yataktan uyandığın her günün, her anın değerini bil, sevdiklerin yanındayken ve hayattayken onlara sarıl, hediye al/ver ne bileyim onlarla daha sık zaman geçir. Ha bu arada senin dışında herkesle görüşüp sana ayıracak 5 dakikası bile olmayan birinin seni çok seviyor olduğuna asla inanma, bir şeyleri sürekli senden bekleyen kimseler için parmağını bile kıpırdatma. Bunları bari bu yıl yap! Öyle çok ponçik ponçik "bu yıl benim yılım olacak yeaaa!" naraları da atma çünkü 2016'da hepimiz ebemizi tersten gördük bence. Neyse acısıyla tatlısıyla benim için fena bir yıl olmadı; çokça istediğim ve uzun zamandır beklediğim bir çok şey beni buldu, şaşırtıcı sürprizlerin, şen kahkahaların yanı sıra kısa süreli acılar da yaşadım, apartmanda merdivene oturup ağladığım günlerim de oldu, ailevi sağlık problemleri de yaşadım, arafta kaldığım pek çok konu da beni buldu. Yine de şükür hayattayım, her zamanki gibi 2017 için hiçbir planım yok kaldı ki yılbaşı gecesi bana "ne yapıyorsun?" diye sorma çünkü "çalışıyorum" derim üzülürsün. Olsun severek yaptığım bir işim, çok tatlı mesai arkadaşlarım var. Bence bu her şeye değer.</div>
<div style="text-align: center;">
Uzun lafın kısası herkese sağlıklı, huzurlu ve mutlu bir yıl tabii ki dilemiyorum sadece hak eden herkese istediği güzellikte bir yıl diliyorum. Bir de 2017 bize girmese bari!</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
</div>
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com2tag:blogger.com,1999:blog-5560228151364557191.post-18319487594044049362016-11-17T18:45:00.001+03:002020-10-08T13:38:22.634+03:00Aşk ve Tutkunun Dansı: Tango<div dir="ltr" style="text-align: left;" trbidi="on">
<div class="separator" style="clear: both; text-align: center;">
<a href="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSF4BB2Ymr74UM4WlaLbjPfPc-LKu5rIinDfi8LxUIfCvxo7Nc0z91tc3lI7CNhhIqPJQ-ZUebsXZqywjY77m5hNTmZNnSN7ezMoEtkFyBAPaCv5SzY7oAWJVMtbBslK0S9hLOD0-yFZ7j/s1600/4663eb0f8200c545b4bde9a1f0f94541.jpg" style="margin-left: 1em; margin-right: 1em;"><img border="0" height="320" src="https://blogger.googleusercontent.com/img/b/R29vZ2xl/AVvXsEjSF4BB2Ymr74UM4WlaLbjPfPc-LKu5rIinDfi8LxUIfCvxo7Nc0z91tc3lI7CNhhIqPJQ-ZUebsXZqywjY77m5hNTmZNnSN7ezMoEtkFyBAPaCv5SzY7oAWJVMtbBslK0S9hLOD0-yFZ7j/s320/4663eb0f8200c545b4bde9a1f0f94541.jpg" width="216" /></a></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;"><br /></div><div style="text-align: center;">
Arjantin'in arka sokaklarında doğan ve tüm dünyaya hızla yayılan bu dans; kimileri için Al Paçino'nun Kadın Kokusu filmindeki dansı kimileri için hayatın ta kendisidir.</div>
<div style="text-align: center;">
Yazıyı yazmadan önce Tango'nun tarihçesine şöyle bir göz attım da; Arjantin'in arka sokaklarında ilk çıktığı dönemlerde ayıplanan, hor görülen bir dansmış Tango. Büyük şehre alışamamış göçmenler sıkıntılarını, hüzünlerini bu dansla atarlarmış sokaklarda. Daha sonra bu dans salonlara ve tüm dünyaya yayılmaya başlamış. Derken bana kadar ulaşmış olacak ki Facebook'da tesadüfen gördüğüm İzmir Tango Akademi'nin "İLK DERS ÜCRETSİZ" etkinliğine katıldım ve geçtiğimiz cumartesi günü soluğu burada aldım. Biraz merak biraz ilgi ve biraz da gündelik hayatın yorgunluğunu kafamdan atmak için salona giriş yaptığımda fonda; içerisinde hırçınlık, asilik, küstahlık gibi bazı duygular ile kalp kırıklıkları ve paramparça hayaller neticesinde melankoliyi taşıyan Tango müziği ile beraber kapıyı güler yüzlü, öğretmekten ve dans etmekten keyif aldığı belli hocamız açtı. Akademiden içeri girer girmez tango müziğini duyuyor ve o müzik eşliğinde dans eden bir sürü kişiyi görüyorsun.</div>
<div style="text-align: center;">
İyi ki gelmişim be!</div>
<div style="text-align: center;">
Önce oturacak bir yer arıyorsun kendine, köşede uygun yeri bulduktan sonra koltuğa oturup kalkman bir oluyor; o muhteşem müzik, başını döndürmeye yetebiliyor. Salon birazcık dar ve katılan kişi sayısı fazla olsa da 1 saat 15 dakikanın nasıl geçtiğini anlamıyorsun bile. Sonra hoca partnerin oluyor(ders esnasında hocanın yönlendirmesiyle partnerler değişebiliyor.) ve başlıyor kuralları öğretmeye...</div>
<div style="text-align: center;">
Bir şarkı bitiyor ama dans devam ediyor. Evet ikinci şarkı da bitiyor. Bu sırada partner değişimleri, dansın hareketlerini doğru algılayıp pratikte uygulayabilme çabası derken o da ne şarkı bitti.</div>
<div style="text-align: center;">
Ve şarkı tekrar başlıyor, konuşma kesiliyor, ritmi birlikte yakalamaya başlıyoruz. İçeride farklı insanlar, farklı duygular ama dört ayak olmuş tek bedenler var.</div>
<div style="text-align: center;">
Aşk ve tutkunun dansıdır Tango!</div>
<div style="text-align: center;">
"Erkek kadına tuzaklar kurar. Kadın da o tuzaktan kurtulmaya çalışır. Tango budur! Ayaklarıma bakma; tuzağa düşersin. Göğsümü izle! Göğsüm kuracağım tuzağı ele verecektir. Tangoda ayaklar bir ayrıntıdır. Bu, tuzakların dansıdır." Demiş birileri gerçekten de öyleymiş.</div>
<div style="text-align: center;">
Derste hocamız sürekli erkek "lider" kadın da "takipçi" rollerindedir dedi. Yani dansı erkek yönetir kadın da peşinden gelir. Arjantin asıllı Virginia Kelly ise; "Tango halen evrim içinde ve sürekli değişiyor; karşılıklı yol göstericilik dansçıların hareket alanını ve repertuvarını genişleten bir şey" diyor.</div>
<div style="text-align: center;">
Ben çok keyif aldım ve fırsat bulursam gitmeyi düşünüyorum. İzmir'de olan arkadaşlar için biraz bilgi vereyim; Kişi başı 150 TL öğrenci için 125 TL haftada 1 gün o da cumartesi eğer talep olursa hafta içi bir güne de ders koyabiliyorlar. Sıcak bir ekip ve sevimli bir okul burası, detaylı bilgi için; www.izmirtangoakademi.com adresini ziyaret edebilir ya da +90 0530 821 90 71 ve +90 0507 036 7430 numaralı telefonlardan ilk ders için rezervasyon yaptırıp kursla ve dansla ilgili aklına takılan her şeyi sorabilirsin.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
Unutmadan, Tango'yu bir de aşık olduğun kişi ile yapmanı dilerim.</div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
<div style="text-align: center;">
<br /></div>
</div>
Senden Benden Bizdenhttp://www.blogger.com/profile/02319134560721187348noreply@blogger.com6