Hayata Gözlerimi Yeniden Açtım

 


24 Mayıs 2022 Salı günü uzun zamandır düşünmeme rağmen korktuğum için bir türlü olamadığım Lazer Göz Ameliyatımı güvendiğim ve işinde gerçekten uzman olan doktorumun ve biricik ailemin cesaretlendirmeleri ile sonunda oldum.

Öncelikle bir gün önceden muayene olup gözlerimin bu işlem için uygun olup olmadığını çeşitli tetkiklerle ölçtürdüm. Göz numaram klasik duvardaki harflere bakma yöntemi ile kontrol edildi, daha sonra göze "puf" diye hava üfleyen diğer bir alet ile göz tansiyonum ölçüldü. Sonrasında hemşirenin gözüme damlattığı ilaçlar ile gözlerimi hissetmez oldum, işte  bu uyuşmadan sonra Göz Tomografisi çekilerek(ışık dalgalarını göze yollar ve göz dokularını geri yansıyan ışığı ölçerek göz dokularının üç boyutlu kesitsel haritalarını çıkarır) bu sayede Kornea derinliklerime bakıldı. Sonuç: Ameliyata hazırım!

Yalnız göz bebek büyütücü damlalar damlatıldıktan sonra saatin kaç olduğunu bile göremeyerek hastaneden çıkma aşamasına hiç girmeyeceğim çünkü uzun bir süre göz bebeklerim eski haline gelemediği için kendimi "kör kuyularda merdivensiz kalmış gibi" hissettim.

Gelelim ameliyat günüme;

Bu ameliyata girmek için beklerken hemşire bana sakinleştirici verdi sonra da beni ameliyathaneye aldılar (gerekli tüm hazırlıklar tamamlandıktan sonra) ve yatırıp üzerime örtü örttüler. Gözümü menteşe gibi hiç acıtmayan bir şey ile kapanmayacak şekilde açıp gözümü yıkadılar. Buraya kadar her şey normal, gözümün tam tepesinde kırmızı ışık veren bir alet var bu birazdan gözüme lazer verecek olan alet. Sonra gözümün en üst tabakasını sanırım mercek kısmını iyice kesebilmek için gözüme vakum gibi bir şey taktılar, bu biraz acıttı ve uzay gemisinde lazerle demir kapıları kesermiş gibi bir ses gelmesi ile beraber operasyonun başladığını anladım. (Bu işlemi her iki göz için yaptılar)

2 aşamadan oluştuğunu söylemem gereken bu operasyonun %50'lik kısmı tamamlandığında yerimden kalkarken bildiğin kördüm, hiçbir şey göremediğim için o panikle "göremiyorum bu normal mi, her şey bitti mi?" diye sorarken doktor ve hemşireler "normal, şimdi son aşamaya geçiyoruz" dediler. Ben hemşirenin beni yönlendirmesiyle diğer sedyeye uzanıp yattım ve geri kalan %50'lik kısmın sağ salim tamamlanması için bildiğim tüm duaları okurken 30'ar saniyede doktorun "aferin Gülşah, bravo, çok az kaldı, aman kıpırdatma, bu çok önemli" komutları eşliğinde her iki gözüm için operasyonum başarıyla tamamlanmış oldu.

Ameliyat sonrası;

Ameliyat bitince yanımda getirdiğim güneş gözlüğümü takmayı unutmadım ki gözüme ışık girmesin, Ameliyatı takip eden saatlerde gözlerim cayır cayır yandı, battı ve musluk gibi aktı. Annem ve babam yanımda olmasa eve kadar gelebilmem belki de mümkün olmayacaktı.

Eve geldiğimde göz damlalarımı sıkmam gerekti ve kesinlikle gözlerimi açamadım neredeyse ağlamaya başlayacaktım ki yanma, batma ve hassasiyet hızlıca kendiliğinden geçmeye başladı.

Ertesi gün şükürlerim olsun hiçbir şikayetim kalmamıştı ancak belli başlı yasaklara uymam gerekiyordu mesela sırt üstü yatmak, 3 gün yüze su değmemesi, 1-2 gün ekrana bakmamak, 1 hafta makyaj ve banyo yapmamak... gibi.

Doktorumun periyodik olarak çağırdığı kontrolleri (ameliyat sonrası ilk kontrolde koruyucu lensler çıkarıldı) ve göz damlalarımı aksatmamaya gayret ederek yeni hayatıma alışmaya çalışıyorum. 

Diyeceğim şu ki ileri derece Miyop ve Astigmat problemi olan bir kişi olarak ortalama 15-20 dakika çekilen ızdırap sonrasında (ameliyata karar vermek ameliyat olmaktan daha zormuş) hayata gözlerimi yeniden açmış gibi oldum ve sanırım ömrüm boyunca verdiğim en doğru kararlardan biriydi.

Bu süreçte başta ailem ve doktorum Op. Dr. Mustafa Alper Çerçi olmak üzere tüm Özel Karşıyaka Göz Hastanesi çalışanlarına sonsuz ve yürekten teşekkürlerimi sunuyorum. Son olarak, çok uzun yıllardır kullanmak zorunda kaldığım gözlük ve lenslerime veda ederken;

"Yaşasın gözlüksüz ve lenssiz bir hayat!" diyorum.

 



Yorumlar

Popüler Yayınlar