Betûl Mardin is my hero!






Betûl Mardin Türkiye'de halkla ilişkilerin temellerin atan ve bu konuda dünya çapında üstat kabul edilen bir hanımefendi. Benimse idolüm!
Arnavutköy Kız Koleji ve BBC  Televizyon Kursu mezunu olan Mardin, 1995 yılında Uluslararası Halkla İlişkiler Derneği'nin (IPRA) başkanlığına kadar yükseldi ve bu göreviyle IPRA'nın ilk Türk Müslüman Kadın Başkanı oldu. Daha sonra aynı dernek tarafından kendisine verilen "Member Emeritus" unvanıyla dünyada sayılı kişide olan bu ödülün yanında Amerika Halkla İlişkiler Derneği'nin "Yaşam Boyu Başarı" ödülünün de sahibesi.
Bana "Halkla İlişkiler" mesleğini sevdiren, izinde ömrüm vefa ettikçe yürüyeceğim belki de annemden sonraki tek gerçek kahramanım.
Geçtiğimiz 1 Aralık doğum günüydü. 84'ü devirip 85 yaşına girdi ama enerjisiyle bana ve tüm gençlere örnek teşkil ediyor. Ayşe Arman köşesinde onun için her şeye yetişen "ahtapot" demiş. Haklı sanırım.
Her yere yetişiyor, sayısız başarılı işlere imza atıyor, şu sıralar Bilgi Üniversitesi'nde öğrencilerine ders veriyor. Ahh! O üniversitede olup ondan ders alabilme şerefine nail olabilmeyi öyle çok isterdim ki... Bugün Bilgi Üniversitesi'nde öğrencileriyle birlikte hazırladığı Vicdanın hiç mi sızlamadı? adlı semineri var. Seminerin kilit konusu vicdan. Kadına yönelik şiddette vicdanın önemi, trafik teröründe vicdanın önemi... Aklınıza gelebilecek her açıdan ele alınıyor vicdan konusu. Seminerde Yavuz Turgul'da konuşmacılar arasında yer alacakmış.(Filmlerinde vicdan duygusunun altını çokça çizen bir yönetmen) onun yanı sıra Aile ve Sosyal Politikalar Bakanı Fatma Şahin ve yazar Ayşe Kulin ile gazeteci Ayşe Böhürler'de seminere can verecek diğer isimler arasında...
IMAGE Halkla İlişkiler'in Onursal Başkanı IPRA Onursal Üyesi ve 2005 Atlas Ödülü Sahibi, 85 yaşındaki Betûl Mardin kadınlara şu altın öğütleri veriyor. Yıllardır çalışma masamın üzerinde asılı durur kendime her bir maddesini düstur edindim)

1) Her sabah spor yapacaksın. Gün aşırı filan değil evladım, her sabah!

2) Hep çalışacaksın, üreteceksin. Beynin meşgul olacak, hep koşturman gereken işler olacak.

3) Günceli takip edeceksin. Haber izle, dergi, kitap, gazete oku. Gündemi yakala. Her konuda kendini update et.
Yeni çıkan kitapları da bil, yeni açılan lokantaları da, bu sene moda olan renkleri de...

4) Evlilik ise şart değil, kafanı takma. Gerekli de değil. Hatta şöyle söyleyeyim: One problem less!(Bir problem eksik!)

5) Çocuk meselesine gelince... Ha işte, burada akan sular duruyor. Yapabiliyorsan yap. Birini bu kadar çok sevmek, onun sorumluluğunu taşımak sadece onu değil, seni de mutlu eder.
Doğurmayacaksan, evlat edin. O zamanda senin çocuğun, değişen bir şey yok. Evlat edinmeyeceksen de manevi çocuğun olsun, birini okut, geleceğini şekillendirmesine yardımcı ol.

6) Günde bir kere et ye. Mutlaka her öğün sebze meyve ye. Kusura bakma, ben tatlı severim. Tatlıdan uzak dur diyemeyeceğim!( Tavuk ve balık eti yiyebiliyorum Betül Hocam umarım kabul edersiniz)

7) Ölümden sonra yaşamak istiyorsan, günlük tut. O küçük notlar, hem kendi hayatının hem de yarına kalan bir bilgi kaynağı. Mesela benim babam, hiç düşünmeden 60 sene boyunca her gün Ece Ajandas'ına o gün olanları yazmış. Halen açıp okuyorum ve çok faydalanıyorum.

8) Olumlu olacaksın.

9) Bazı şeyleri kabul edeceksin, Bütün kadınların seni sevmesine imkan yok! Demek ki bazı kadınlara dikkat edeceksin.

10) Erkeklere gelince, aynı anda bir kaçını sevmeyeceksin. Ama onların böyle bir yeteneği ve şerefsizliği olduğunu bileceksin.

Yorumlar

hayatreceli dedi ki…
çok güzel bir yazı işin inceliklerini bilmek ve öncesinde gerçekten insan olmak en önemli etken..ahh ahh halkla ilişkiler mezunuyum ama yapamıyorumm keşke yapabilsem:))

sevgiler...
Neden yapamayasın canım eğer bir şey konusunda gerçekten seviyor ve yürekten inanıyorsan bence dünyayı bile kurtarabilirsin =)

Popüler Yayınlar